23. Hukuk Dairesi 2015/10005 E. , 2017/706 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı ile ...Şirketler Grubuna ait bir kısım şirketler arasında düzenlenen borç protokolü ile şirketlerin davacıya olan borçlarına karşılık toplam 12 adet çek tanzim edildiğini ve ...Group"a bağlı şirketler tarafından keşide ve ciro edilen 12 adet çeke davalının aval verdiğini ve tüm borçtan sorumlu olduğunu, tüm çeklerin karşılıksız çıkması nedeniyle borçlu şirketler ve aval veren davalı hakkında kambiyo senedine dayalı iflas yolu ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emirlerine davalı borçlu tarafından herhangi bir itiraz sunulmadığından, İİK"nın 171. maddesi hükmü gereği davalının borcunu ve ayrıca iflasa tabi olduğunu kabul etmiş sayıldığını, davalının ...Şirketler Grubuna bağlı olan, ... Teknoloji Parkı ve Organizasyonu Ltd. Şti."nin ve ...Enerji Ltd. Şti."nin % 50 oranında hissedarı ve ...Yapı San. ve Tic A.Ş."nin yönetim kurulu başkanı olduğunu, ayrıca yıllar içerisinde gruba ait birçok şirkette pay sahibi olmuş ve yönetim kurulu üyeliği yapmış bir kişi olduğunu, davalının tacir gibi hareket eden bir şahıs olduğunun ve kendisine tacir sıfatı izafe edilecek hacimde ve yoğunlukta bir ticaret hayatının olduğunun açık ve net göstergeleri olduğunu, davalının İcra ve İflas Kanunu"nun 173. madde ve devamı hükümleri çerçevesinde iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iflasa tabi kişilerden olmadığını, tacir ve vergi mükellefi de olmadığını, bu nedenle iflasının istenemeyeceğini, ayrıca davanın dayanağı olan takip konusunu teşkil eden borcun yenilendiğini, takibe konu çeklerle ilgili olarak 23.09.2011 tarihli protokolün imzalandığını, protokole dayalı olarak ödemeler yapıldığını, huzurdaki davanın dayanağı İcra takiplerinin semeresiz kaldığını, borçlulara tebligat yapılamadığından borçluların da borca itiraz imkanlarının olmadığını, takibe konu çeklerde, davalının avalist olduğunu, davaya dayanak yapılan icra takibinin diğer borçlularının, icra takip ve dava tarihinde ... Genel Müdürlüğü, ... Konut A.Ş. gibi değişik kamu kurumlarına iş yapan ve bu kurumlardan alacaklı olan şirketler olduğunu, adı geçen borçluların halen iş yaptıkları kurumlardan alacaklı durumda olduğunu, bu nedenle icra takibinin sonuçsuz kalmadığı gibi, gerek adı geçen şirketler ve gerekse davalının borç ödemekte acze düşmüş olmadıklarını, davalının yönetim kurulu başkanı olduğu ...Yapı San. ve Tic. A.Ş.’nin, Türkmenistan Devleti"’nin ihale ettiği bir hipodrom inşaatını üstlenerek tamamladığını, Türkmenistan Devleti"nin ödemeleri geciktirmesi nedeniyle davalının da kefili bulunduğu borçları geciktirmek zorunda kaldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, takibe itiraz edilmemiş olmasının iflasa tabi şahıslardan olduğu yönünde bir kabul sonucunu doğurmayacağı, borçlunun iflasa tabi şahıslardan olmasının iflas davasının şartlarından birisi olup; davacı tarafça aksi yönde bir belge sunulmamış olmakla davalının iflasa tabi şahıslardan olduğu yönünde bir delil elde edilemediği, bilirkişi kurulunun, davalı gerçek kişinin şirket ortaklığı ve yönetim kurulu başkanı olması nedenine dayalı aksi yöndeki kabulününde yerinde görülmediği, şirket ortağı olma ya da kambiyo senedi tanzim etme gibi hallerin gerçek kişinin tek başına tacir sayılması için yeterli olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.