Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5169 Esas 2019/1245 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5169
Karar No: 2019/1245
Karar Tarihi: 15.01.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5169 Esas 2019/1245 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığı için işin esasına geçildiği belirtildi. ByLock delilinin hukuka uygunluğu ile ilgili olarak Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen bir karar referans gösterilerek, yerel mahkemenin bu referansa uygun bir karar verdiği belirtildi. Usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği ve hükümdeki yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilerek uygulandığı belirtildi. Verilen karara göre, sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, temyiz davasının esastan reddiyle hükmün onaylandığı açıklandı. Kanun maddeleri olarak ise TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmünden bahsedildi.
16. Ceza Dairesi         2018/5169 E.  ,  2019/1245 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel mahkemenin, ByLock delilinin hukuka uygunluğu ile ilgili olarak esas itibariyle ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı kararında açıklanan gerekçeleri de benimsemiş olması karşısında gerekçe ayrıca Yargıtay uygulamalarına yanlış anlam yüklenerek "...kaldı ki, istihbari delil niteliğindeki delilin sadece sanıklarla ilgili ByLock tespitine ilişkin olduğu, mesaj içeriklerinin ise ilgili mahkeme kararlarına istinaden alındığı görülmektedir. Bu hukukumuzda önleme ve adli aramaya benzemektedir. Önleme aramada tespit edilen delillerin mahkemede hükme esas alınamayacağı ifade edilmektedir, fakat önleme aramasından sonra yetkili merciilerden adli arama kararı çıkarılması halinde bundan sonraki elde edilen delillerin hukuka uygun olduğu görülecektir. Ayrıca, ByLock"un serverı Litvanya"da olması CMK"nın 135. maddesinin uygulama olanağını da kaldırmaktadır..." yazmak suretiyle yasa ve yerleşik uygulamalara aykırı gerekçe belirtilmiş ise de sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1 maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 15.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.