Esas No: 2020/4989
Karar No: 2022/13726
Karar Tarihi: 31.05.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/4989 Esas 2022/13726 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir tehdit suçu kararı temyiz edilmiş ve temyize konu olan kısım sadece tehdit suçundan mahkumiyet kararıdır. Ancak sanığın beyanları arasındaki çelişki giderilemediği ve uzlaşma süreci ile ilgili hükümler nedeniyle karar bozulmuştur. Sanığın hakkında verilen kasten yaralama suçundan kesin nitelikteki adli para cezası hükümleri de vardır. Sanık hakkında TCK'nın 106/1-1. cümlesi uyarınca kurulan hükmün mağdur ve katılanlarının uzlaştırma işlemlerine tabi tutulması gerektiğine ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiğine karar verilmiştir. CMK'nın 251/1. maddesi kapsamında yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 106/1-1. cümlesi, 43/2. maddesi, CMK'nın 253 ve 254. maddeleri, 251 vd. maddeleri, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi, ve CMK'nın 253/3. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre, sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen kesin nitelikteki adli para cezalarına ilişkin mahkemece 04/12/2014 tarihli ek karar ile temyiz isteminin reddi kararı verildiği ve bu kararın sanığa tebliğine rağmen ek karara yönelik temyiz istemi bulunmadığı anlaşıldığından, temyizin kapsamının tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu belirlenerek, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın aşamalarda atılı suçlamayı kabul etmemesi, mağdur ve katılanların sanık tarafından söylenen tehdit sözlerine ilişkin aşamalarda farklı beyanlarda bulunmaları ve olayın seyrine ilişkin olay tutanağı ve oto arama tutanağı ile örtüşmeyen anlatımları karşısında, bu beyanlar arasındaki çelişkinin giderilmesi, giderilemediği takdirde hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılarak ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinden sonra hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeyle sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Kabule göre de;
a- Hükümden sonra 24/10/2019 tarihinde yürürlüğe giren, 7188 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik CMK'nın 253. maddesi uyarınca, uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte ve aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı, sanık hakkında TCK'nın 106/1-1. cümlesi uyarınca kurulan hükmün mağdur ve katılanlarının ..., ... ve ... olduğu, somut olayda birlikte işlenen eşe karşı kasten yaralama suçunun mağdurunun ise ... olması nedeniyle anılan Kanun hükümleri ile değişik CMK'nın 253/3. maddesinin artık uygulama alanı bulmayacağı ve katılanlar ... ve ...’a yönelik tehdit suçundan CMK'nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yapılması gerekliliğinin ortaya çıkması karşısında; anılan Kanun'un 35. maddesiyle değişik CMK'nın 254. maddesi gereğince uzlaşma işlemleri yaptırılması ve sonucuna göre sanık hakkında TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı ve buna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
b- Uzlaşmanın sağlanamaması halinde; 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun'un 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin Anayasa Mahkemesi’nin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve 5271 sayılı CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...’un temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31/05/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.