(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2020/9829 E. , 2021/3676 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına-reddine ilişkin yukarda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi Hazine, ... Belediye Başkanlığı ve diğerleri tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Önceki bilirkişiler dışından seçilecek ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle mera sınırlandırmasının yapıldığı 2002 yılına göre 20-30 yıl öncesine ait (1972–1982 yılları arası) iki ayrı zamanda çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığından, dosya arasına getirtilen dava konusu taşınmazlara komşu olan tapulama parsellerine ait tapulama tutanakları ve ekleriyle kadastro sırasında bu parsellere revizyon gören tapu ve vergi kayıtları dışında 103 ada 336, 337, 338 ve 374 parsellere ait tapulama tutanakları ve ekleri ile 1936 tarih 245, 249, 251 ve 255 tahrir numaralı vergi kayıtlarının da bulundukları yerden getirtilerek dosya arasına konulması, jeodezi ve fotogrametri mühendisi aracılığıyla hava fotoğraflarının keşifte uygulanması, taşınmazların hava fotoğraflarının çekildiği tarihe göre kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı ya da hangi nitelikte bulunduğu konularında uzman bilirkişiden gerekçeli, denetime açık rapor alınması, dava konusu taşınmazların her iki hava fotoğrafı üzerinde işaretlenmesi, bundan ayrı komşu parsellere ilişkin tapu ve vergi kayıtlarının teknik, yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığıyla zemine uygulanması, komşu köyler halkı arasından seçilen yerel bilirkişi ve tanıkların HMK’nın 243, 244, 259 ve 290/2. maddeleri gereğince davetiyeyle keşif yerine çağırılması, dava konusu taşınmazların kadim veya tahsisli mera niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi, dava konusu taşınmazların kadim meradan açılmak suretiyle elde edilen yerlerden olup olmadığının yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, komşu kayıt ve belgelerin taşınmaz yönünü ne olarak gösterdikleri hususu üzerinde durulması, daha önce keşfe götürülmeyen bir ziraat mühendisi bilirkişisi aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin toprak yapısı birlikte incelenmek suretiyle, dava konusu taşınmazların meradan açılan yerlerden bulunup bulunmadığının ve mera niteliğinde olup olmadığının saptanması, taşınmazların eğim durumlarının değerlendirmede dikkate alınması, uzman bilirkişiden daha önce alınan iki rapor arasındaki çelişkiyi de giderecek nitelikte, gerekçeli, denetime açık ve komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı değerlendirmeyi içeren rapor istenmesi ve böylelikle taşınmazların niteliğinin kesin bir biçimde belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacının, davalı ... Belediye Başkanlığı ve davalı Hazineye yönelik açtığı davanın kabulü ile çekişmeli 103 ada 340 ve 343 parsel sayılı taşınmazların davacı ... adına tarla vasfıyla tesciline; davalı ... İdaresine karşı açtığı davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hükmün, davalı Hazine vekili ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce, davalı taraf aleyhine verilen önceki tarihli hükmün, davalı ... Tüzel Kişiliği tarafından temyiz edilmediği, 6360 sayılı Yasa gereğince tüzel kişiliği sona eren köy yerine davaya dahil olan ... Belediye Başkanlığı’nın kendisi yönünden daha evvel kesinleşen hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı gerekçesiyle, davalı ... Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz inceleme isteminin reddine; davalı Hazine vekilinin temyizi yönünden ise, dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar verilmiş; bu kez de davalı Hazine ve davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1-Davalı ... vekilinin karar düzeltme itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanun"un 442. maddesi uyarınca 520,40 TL para cezası ile aşağıda yazılı bakiye red karar düzeltme harcının düzeltme isteminden bulunandan alınmasına,
2- Davalı Hazine vekilinin karar düzeltme itirazlarının incelenmesine gelince; dava, kadastro tespiti sırasında mera niteliği ile orta malı olarak sınırlandırılan yere ilişkin olarak açılmış olup Mahkemece, dava konusu taşınmazların mera olarak tespit edilmesine dayanak olan çevre parsellere revizyon gören vergi kayıtlarının kadastro tespit çalışmaları sırasında yanlış uygulandığı, dava konusu taşınmazların mera olmayıp uzun yıllardır çevresi ile bütünlük içinde kültür arazisi olarak kullanıldığı, davacı taraf yararına zilyetlikle taşınmaz mal edinme koşullarının oluştuğu kabul edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, bu nitelikteki davalarda Hazinenin yanında ilgili kamu tüzel kişiliğinin de davada taraf olması zorunludur. Hüküm tarihinden (30.3.2016) önce 30.3.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa uyarınca, dava konusu taşınmazın bulunduğu köyün bağlı olduğu ... ilinde büyükşehir belediyesi kurulmuş olup, anılan yasanın 1. maddesi ile büyükşehir belediyesi sınırları tüm ilin idari sınırları olacak şekilde genişletilmiş ve bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişilikleri kaldırılarak, köyler mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmış ve böylelikle mera vasfındaki taşınmazlar hakkında açılan davalarda taşınmazın bulunduğu ilçe belediye başkanlığı ile ilçenin bağlı bulunduğu ildeki büyükşehir belediye başkanlığı ilgili kamu tüzel kişisi sıfatıyla yasal hasım sıfatını kazanmışlardır. Ne var ki eldeki davada, çekişmeli taşınmazın bulunduğu ... Belediye Başkanlığı davada taraf olarak yer almış ise de, ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı" nın da davada yer alması gerektiği Mahkemece gözden kaçırılmıştır. Bu nedenle davada taraf teşkilinin sağlandığından söz edilemez. Taraf teşkilinin sağlanması, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesi gereğince dava şartı olup mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekmektedir (HMK"nın 115/1).
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacıya, hüküm tarihinden önce 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa"nın 1. maddesi uyarınca, davasını ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı" na da yöneltmesi için süre ve imkan tanınmalı, bu yolla taraf teşkili sağlandıktan sonra yasal hasım konumunda bulunan ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı"ndan davaya karşı savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanmalı ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeksizin, yöntemince taraf teşkili sağlanmadan karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekirken, sehven onandığı anlaşılmakla, Dairemizin 2.7.2020 tarih ve 2016/16326-2020/2537 Esas-Karar sayılı Ret-Onama ilamının; onamaya ilişkin 2 nolu bendinin bozularak ortadan kaldırılmasına ve Hazine’nin karar düzeltme istemi yukarıda açıklanan gerekçeyle yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, 13.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.