16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5784 Karar No: 2019/1233 Karar Tarihi: 26.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5784 Esas 2019/1233 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi tarafından verilen ve TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanun'un 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedildiği bir karardır. Sanığın çocuklarını örgütle iltisaklı okula göndermesi, aynı nitelikteki gazete aboneliği ve internet sitelerine girme eylemlerinin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenmiştir. Temyiz talebi reddedilmemiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK'nın 314/2 (Silahlı terör örgütüne üye olma), 62 (Ceza kanununun uygulanmasında ölçülülük ilkesi), 53 (Cezanın şahsiliği), 58/9 (Ceza ölçüsünün indirilmesi), 63 (Hükümlülüğün infazına ilişkin hükümler) ve 3713 sayılı Kanun'un 5/1 (Terörle mücadele kapsamında alınacak tedbirler).
16. Ceza Dairesi 2018/5784 E. , 2019/1233 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre çocuklarını örgütle iltisaklı okula göndermenin, aynı nitelikteki gazete aboneliğinin ve internet sitelerine girmenin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Sanık ve müdafinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.