13. Hukuk Dairesi 2016/1886 E. , 2018/9842 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak - muarazanın men"i-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı birleşen dosya davalısı, davalı kurum ile arasında ... hizmet sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafından özel hizmet alım sözleşmesine aykırılık nedeniyle yatarak tedavi görmeyen dört hastayı yatarak tedavi görmüş gibi gösterildiği gerekçesiyle her bir hasta için 6.000,00 TL para cezası ile ödenen işlem bedelleri toplamı olan 1.184,76. TL"nin tahsilinin istenildiğini, verilen cezanın yasalara aykırı olduğunu belirterek cezai işlemin iptali ile anılan bu işlem nedeniyle davalı kuruma borçlu olmadığının tespitini birleştirilen davanın ise reddini istemiştir.
Davalı birleşen dosya davacısı, kurumca yapılan tahkikat sonrasındaki hasta ifadeleri doğrultusunda medula hastane sisteminde yatarak tedavi gördükleri göründüğü halde hastaların yatarak tedavi görmediklerini, söz konusu bu işlemlerinin SHS sözleşmesinin 11.1.16. maddesine aykırı olduğunu belirterek sözleşmede yazılı 24.000,00 TL para cezası ile davalıya ödenen işlem bedeli toplamı 1.184,76. TL"nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini karşı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, asıl davanın kabulü ile ... ... il müdürlüğünün 23/10/2013 tarih ve B13.2. ....4.23.01/17.068.405 sayılı 25.184,76 TL bedelli cezai işlemin iptaline, bu işlemle ilgili davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, birleşen dosyanın, asıl dava ile aynı taraflar ve aynı konu ile ilgili açıldığı gerekçesiyle derdestlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-k.davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-k.davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı birleşen dosya davalısı, davalı kurum tarafın uygulanan cezai işlemin iptali ile anılan bu işlem nedeniyle davalı kuruma borçlu olmadığının tespitini, birleştirilen davanın ise reddini istemiştir. Davalı birleşen dosya davacısı, davalı tarafından yapılan işlemin ..... sözleşmesinin 11.1.16. maddesine aykırı olduğunu belirterek sözleşmede yazılı 24.000,00 TL para cezası ile davalıya ödenen işlem bedeli toplamı 1.184,76. TL"nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini, karşı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, birleşen dosyanın, asıl dava ile aynı taraflar ve aynı konu ile ilgili açıldığı gerekçesiyle derdestlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Derdestlik, 6100 sayılı HMK"nın 114/I-ı. maddesinde olumsuz bir dava şartı olarak düzenlenmiş olup, davanın görülmekte olması anlamına gelmektedir. Derdestlik nedeni ile davanın reddi üç koşula bağlıdır. Bunlar; davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olması,birinci davanın görülmekte olması ve daha önce açılmış ve görülmekte olan dava ile ikinci davanın yani bu davanın aynı olması şeklinde sayılabilir. Bir dava ile görülmekte olan başka bir davanın aynı dava olduğunu söyleyebilmek için ise, maddi anlamda kesin hüküm gibi her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve konusunun aynı olması gerekir. (Kuru Baki, Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. IV, B. 6, ... 2001, s. )
Her ne kadar mahkemece, birleşen dava ile asıl davanın tarafları ve konusu aynı olduğu gerekçesiyle davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; davaların konusu aynı değildir. Eldeki davanın konusu, davalı kurum tarafından uygulanan cezai işlemin iptali olduğu halde birleşen davanın konusu ise alacak istemine ilişkin olduğu görülmekle derdestlikten söz edilemeyecektir.
Bu haliyle, birleşen dosyasının asıl dava açısından derdestlik oluşturmayacağı gözetilerek, birleşen dosya yönünden davanın esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın usulden reddine kararı verilmesi doğru olmamış, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.