Esas No: 2008/13112
Karar No: 2010/9098
Karar Tarihi: 12.10.2010
Danıştay 6. Daire 2008/13112 Esas 2010/9098 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Danıştay Altıncı Dairesi, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü'nün Belediye mücavir alan sınırları içerisinden çıkarılmasına ilişkin ... Belediye Meclis kararının iptali istemiyle açılan davada, İdare Mahkemesinin kararının mevzuata ve hukuka aykırı olduğuna hükmetti. İdare Mahkemesinin kararı, bir idari kararın alınmasından önce yapılan asıl işlemin hazırlık sürecinde aşılması gereken bir aşamayı oluşturması nedeniyle, bu haliyle iptal davasına konu edilebilir kesin ve yürütülmesi zorunlu bir karar niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle reddedilmişti. Danıştay Altıncı Dairesi, karara esas alınan düşünceyi atıf yaparak kişiye ve esere bağlayarak makale veya eser biçiminde karar yazılamayacağına dair kanun madde ve hükümlerine atıf yaparak, İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verdi. Kararın dayandığı kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir: T.C. Anayasası'nın 138. maddesi, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 24. maddesi.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No: 2008/13112
Karar No: 2010/9098
Temyiz İsteminde Bulunanlar : ... Kaymakamlığı
Karşı Taraf : ... Belediye Başkanlığı
İstemin Özeti : .... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi ...'in Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı ...'un Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
Dava, ... İli, ... İlçesi, ... Köyü'nün ... Belediyesi mücavir alan sınırları içerisinden çıkarılmasına ilişkin 5.12.2006 tarih ve ... sayılı ... Belediye Meclis kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, Köyün Belediye mücavir alan sınırlarından çıkarılmasına ilişkin ... Belediye Meclisi kararının, bir idari kararın alınmasından önce yapılan asıl işlemin hazırlık sürecinde aşılması gereken bir aşamayı oluşturması nedeniyle, bu haliyle iptal davasına konu edilebilir kesin ve yürütülmesi zorunlu bir karar niteliğinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı idare tarafından temyiz edilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun, Kararlarda Bulunacak Hususlar Başlıklı 24. maddesinde; kararlarda:
a)Tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları yahut unvanları ve adresleri,
b) Davacının ileri sürdüğü olayların ve dayandığı hukuki sebeplerin özeti, istem sonucu ile davalının savunmasının özeti,
c) Danıştayda görülen davalarda tetkik hakimi ve savcının ad ve soyadları ile düşünceleri,
d)Duruşmalı davalarda duruşma yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise hazır bulunan taraflar ve vekil veya temsilcilerinin ad ve soyadları,
e)Kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçesi ve hüküm; tazminat davalarında hükmedilen tazminatın miktarı,
f)Yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiği,
g)Kararın tarihi ve oybirliği ile mi, oyçokluğu ile mi verildiği,
h)Kararı veren mahkeme başkan ve üyelerinin veya hakiminin ad ve soyadları ve imzaları ve varsa karşı oyları,
ı)Kararı veren dairenin veya mahkemenin adı ve dosyanın esas ve karar numarası belirtilir" hükmü yer almaktadır.
T.C. Anayasasının 138.maddesine göre hakimler görevlerinde bağımsızdırlar, Anayasa kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre karar verirler. Hiçbir organ, makam, merci veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere talimat veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Öte yandan idari yargıda mahkemelerce verilecek kararlarda bulunacak hususlar 2577 sayılı Kanunla belirlenmiş olup Türk Milleti Adına İdare Mahkemesi tarafından verilen kararların yukarıda belirtilen mevzuatta öngörülen şekle ve usule uygun olarak, söz konusu unsurları barındıran biçimde ve dosyadaki belgelerin ilgili mevzuata göre hukuki irdelemesi yapılmak suretiyle oluşturulması, yargıç tarafından İdari Yargılama Hukuku usul, esas ve ilkeleri, mevzuat ve yargısal içtihatlar ve hukukun genel esasları dikkate alınarak ulaşılan sonuca ve vicdani kanaate göre hüküm kurulması gerekir. Mahkeme kararında belli kişilerin düşünce veya eserlerine atıf yapılması durumunda bazı düşünce ve kişilerin özellikle işaret edilmesi suretiyle yargıçların tarafsız ve objektif düşünceleriyle değil subjektif düşüncelere dayalı karar verdikleri kanaati oluşabileceği ve bu durumun kararları tartışmaya açık hale getireceği tabiidir.
Bu itibarla karara esas alınan düşünceyi atıfla ve dipnotta kişiye ve esere bağlayarak atıflı, dipnotlu bir şekil kullanmak suretiyle makale veya eser biçiminde karar yazılamayacağından, İdare Mahkemesince verilen temyize konu karar mevzuata ve hukuka aykırıdır.
Açıklanan nedenlerle, .... İdare Mahkemesinin ... günlü, E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA, bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 12.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.