Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2018/7307
Karar No: 2022/523
Karar Tarihi: 03.02.2022

Danıştay 4. Daire 2018/7307 Esas 2022/523 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2018/7307 E.  ,  2022/523 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2018/7307
    Karar No : 2022/523

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ....
    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Bir dönem kanuni temsilcisi olduğu ... İşletmeleri Anonim Şirketi'nin vergi borçlarının tahsilini güvence altına almak amacıyla alınan ihtiyati haciz kararının ve bu karar dayanak alınarak banka hesaplarına uygulanan ihtiyati haczin kaldırılması istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesince verilen .... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; dava konusu ihtiyati haciz işlemlerinin, ... Öğretim İşletmeleri AŞ'nin ödenmeyen vergi borçlarına binaen uygulandığı, söz konusu şirkete ... Hakimliğinin ... tarihli kararıyla kayyım atandığı ve ... tarih ve ... sayılı ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, sonrasında amme alacağının tahsili için kanuni temsilci adına ödeme emri düzenlenerek tebliğ edilip amme alacağının tahsil cihetine gidildiği, ancak söz konusu şirketin 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname kapsamında 16/08/2016 tarihinde ticaret sicil kaydının re'sen terkin edilerek malvarlığının hazineye devredildiği, bu nedenle tüzel kişiliği kalmadığı gibi malvarlığı da bulunmayan şirketin vergi borçlarından dolayı davacı hakkında 6183 sayılı kanunun 13/3 maddesine istinaden uygulanan ihtiyati haciz işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Esas amme borçlusu olmayan yönetim kurulu üyesi adına ihtiyati haciz gibi amme alacağının korunmasına ilişkin işlemlerinin uygulanamayacağı, uygulaması durumunda mülkiyet hakkının geçici olarak sınırlandırılacağı, bu durumun ise hukuki olmayacağı, dosyada ihtiyati haciz kararı alınmasını gerektirecek bir durumun olduğunu ispatlayan bilgi, belge ve tespit tutanağının olmadığı, ihtiyati haciz kararı alınabilmesi ve teminat istenebilmesi için incelemenin henüz tamamlanmamış olması gerektiği, mahkeme kararında bu konu ile ilgili bir inceleme sonucu dahi bulunmadığı, vergi borçlarını karşılayacak mal varlığı ve ödeme gücünün olup olmadığı yönünde bir tespit veya tutanak bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
    TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un "Teminat isteme" başlıklı 9. maddesinde; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 344. maddesi uyarınca vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren haller ile 359. maddesinde sayılan hallere temas eden bir amme alacağının salınması için gerekli muamelelere başlanmış olduğu takdirde vergi incelemesine yetkili memurlarca yapılan ilk hesaplara göre belirtilen miktar üzerinden tahsil dairelerince teminat isteneceği belirtilmiş, "İhtiyati haciz" başlıklı 13. maddesinde ise, ihtiyati haciz sebepleri yedi bent halinde tek tek sayılmış, bu hallerden herhangi birisinin mevcudiyeti takdirinde de hiçbir müddetle mukayyet olmaksızın alacaklı amme idaresinin mahalli en büyük memurunun kararıyla, haczin ne suretle yapılacağına dair olan hükümlere göre, ihtiyati haczin derhal tatbik olunacağı hükme bağlanmıştır.
    Kanun'un "Amme alacaklarının korunması" başlıklı ikinci bölümünde yer alan söz konusu hükümler, amme alacağının, cebri takip ve tahsiline dair aşamalardan önce, korunması ile ilgili olması bakımından bu aşamalardan tamamen farklı ilkelere dayanmaktadır. Bunlar, amme alacağının tahsilinin, rızaen ödeme veya cebren takip ve tahsil safhalarından önce tehlikeye girmesini önlemek ve alacaklı amme idaresinin haklarını korumak amacını taşıyan önlemleri ifade etmektedir. İhtiyati haciz müessesesi de, amme alacağının, tahsili için kesin haciz uygulanıp satışa kadar devam edecek süreçte yukarıda belirtilen şartların varlığı ve tespiti halinde, güvence altına alınması amacıyla getirilen geçici bir müessesedir. Dolayısıyla, amme alacağının kesin haciz işlemi uygulanarak cebren tahsilinin mümkün olduğu bir aşamada, geçici nitelikte bir tedbir olan ihtiyati haciz işlemi de uygulanamaz.
    23/07/2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 2. maddesinin 2. fıkrasında, kapatılan kurum ve kuruluşlara ait olan taşınırlar ile her türlü malvarlığı, alacak ve haklar, belge ve evrakın Hazine'ye bedelsiz olarak devredilmiş sayılacağı, bunlara ait taşınmazların tapuda re'sen Hazine adına, her türlü kısıtlama ve taşınmaz yükünden ari olarak tescil edileceği hükme bağlanmış, 17/08/2016 tarih ve 29804 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 5. maddesinin 1. fıkrasında, 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler gereğince kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne veya Hazine'ye devredilen kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının her türlü taşınır, taşınmaz, malvarlığı, alacak ve hakları ile belge ve evraklarının (devralınan varlık); her türlü tespit işlemini yapmaya, kapsamını belirlemeye, idare etmeye, avans dahil her türlü alacak, senet, çek ve diğer kıymetli evraka ilişkin olarak dava ve icra takibi ile diğer her türlü işlemi yapmaya, devralınan varlıklarla ilgili olup kanaat getirici defter, kayıt ve belgelerle tevsik edilen borç ve yükümlülükleri tespite ve hiçbir şekilde devralınan varlıkların değerini geçmemesi, ek mali külfet getirmemesi, kefaletten doğmaması ve Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY)'ne aidiyeti, iltisakı veya irtibatı olmayan kişilerle gerçek mal veya hizmet ilişkisine dayanması şartıyla bu varlıkların değerlendirilmesi suretiyle bunları uygun bir takvim dahilinde ödemeye, kapatılan kurum ve kuruluşların taahhüt ve garanti ettiği ancak vermediği mal ve hizmet bedellerinin ödemesini durdurmaya veya ödemeye, tahsili mümkün olmadığı anlaşılan veya tahsilinde ve takibinde yarar bulunmayan hak ve alacaklar ile taahhüt ve garantilerin tahsilinden vazgeçmeye, her türlü sulh işlemini yapmaya, devralınan varlıklarla ilişkili kredi veya gerçek bir mal veya hizmet ilişkisine dayanan borçlar nedeniyle konulmuş ve daha önce kaldırılmış takyidatları kredinin veya borcun ödenebilmesini sağlamak amacıyla kaldırıldığı andaki koşullarla tekrar koydurmaya ve ihyaya, menkul rehinleri dikkate almaya, devralınan varlıklara konulan takyidatların sınırlarını belirlemeye ve kaldırmaya, finansal kiralama dahil sözleşmelerin feshine veya devamına karar vermeye, devralınan varlıkların idaresi, değerlendirilmesi, elden çıkarılması için gerekli her türlü tedbiri almaya, gerektiğinde devralınan varlıkların tasfiyesi veya satışı amacıyla uygun görülen kamu kurum ve kuruluşlarına devretmeye, devir kapsamında olmadığı belirlenen varlıkları iadeye, kapatılanların gerçek kişiye ait olması halinde devralınacak varlıkların kapsamını belirlemeye, tereddütleri gidermeye, uygulamaları yönlendirmeye, bütün bu işlemleri yapmak amacıyla usul ve esasları belirlemeye, vakıflar yönünden Vakıflar Genel Müdürlüğü, diğerleri yönünden Hazine ve Maliye Bakanlığının yetkili olduğu hükme bağlandıktan sonra, 2. fıkrasında, bu madde kapsamında devralınan varlıklardan nakit ve diğer hazır değerlerin emanet, diğer varlıkların ise nazım hesaplarda izleneceği, nazım hesaplarda izlenen varlıklardan elden çıkarılanların tutarının emanet hesaplarına alınacağı, ödenmesine karar verilen borçların bu emanetlerden ödenerek kalan tutarın bütçeye gelir kaydedileceği, 3. fıkrasında ise, kapatılan kurum, kuruluş, özel radyo ve televizyonlar, gazete, dergi, yayınevi ve dağıtım kanallarının bağlı oldukları şirketlerin faaliyetleri sonlandırılarak ticari sicil kayıtlarının re'sen terkin edileceği, bunların devralınan varlıkları dışındaki varlıklarının da Hazine'ye bedelsiz devredilmiş sayılacağı kuralına yer verilmiş, (06/01/2017 tarih ve 29940 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 6. maddesi ile değişik) 5. fıkrasında da, borçların ödenmesinde, kamu idarelerine ödenmesi gereken vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay gibi borçlar, çalışanların sigorta primleri, rehinli alacaklar, enerji, iletişim ve su kullanım borçları, çeşidine bakılmaksızın beşyüz Türk Lirasını geçmeyen borçlar ve diğerleri şeklinde sıralamanın esas alınacağı, 8. fıkrasında da, bu madde hükümlerinin 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnameler uyarınca gerçekleştirilen bütün kapatma işlemleri hakkında uygulanacağı hükümleri yer almıştır.
    Yukarıda açıklanan, 23/07/2016 tarih ve 29779 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile, ilk olarak kapatılan kurum ve kuruluşlara ait olan taşınırlar ile her türlü malvarlığı, alacak ve haklar, belge ve evrakın Hazine'ye bedelsiz olarak devredilmiş sayılacağı, bunlara ait taşınmazların tapuda re'sen Hazine adına, her türlü kısıtlama ve taşınmaz yükünden ari olarak tescil edileceği hükme bağlanmış iken, 17/08/2016 tarih ve 29804 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile de, kapatılan ve Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne veya Hazine'ye devredilen kurum ve kuruluşların borç ve yükümlülüklerinin tespit edilmesi, bunların uygun bir takvim dahilinde ödenerek borçlarının belli bir sıra cetveli dahilinde tasfiye edilmesi yönünde düzenlemelere yer verilmiştir.
    Dava dosyasının incelenmesinden; asıl borçlu şirket ... Anadolu .... Sulh Ceza Hakimliğinin ... tarih ve ... Değişik İş sayılı kararı ile yönetim kurulunun yetkilerini kullanmak ve yeni yönetim kurulunu oluşturmak üzere kayyum atandığı, davalı idarece ... tarih ve ... sayılı yazı ile davacının da aralarında bulunduğu şirket yöneticileri hakkında 6183 sayılı Kanun'un 13/3. maddesi gereğince borç miktarı kadar ihtiyati haciz kararının onaylandığının bildirildiği, 20/10/2016 tarih ve 15806 sayılı haciz bildirisi ile davacının banka hesaplarına ihtiyati haciz uygulandığı, 670 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile asıl borçlu şirketin ticaret sicil kaydının 01/09/2016 tarihinde re'sen terkin edildiği, 2016/1 Sıra Sayılı Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararnameleri Uyarınca Kapatılan Kurum ve Kuruluşlar Hakkında Yapılacak İş ve İşlemlere İlişkin Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Genelge uyarınca kurulan İnceleme ve Değerlendirme Komisyonunca asıl borçlu şirket hakkında düzenlenen ... tarih ....sayılı Görüş ve Öneri raporuna göre, asıl borçlu şirketin toplam varlıklarının 53.002.743,19 TL, toplam borçlarının ise 2.468.388,43 TL olduğu, OHAL kapsamında yapılan devir işlemleri öncesinde, asıl borçlu şirket adına kayıtlı taşınmaza haciz uygulandığı, bahsi geçen rapora göre söz konusu taşınmazın değerinin 48.037.378,72 TL, ihtiyati hacze konu borç tutarının ise 328.138,14 TL olduğu anlaşılmaktadır.
    Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve olayın birlikte değerlendirilmesinden, ihtiyati haciz işlemi öncesinde, asıl borçlu şirketin amme alacağını karşılamaya yeter mal varlığına haciz uygulanması ve sonrasında ihtiyati hacze konu borç tutarının üzerinde mal varlığının Hazine'ye devri suretiyle, söz konusu amme alacağının tahsilinin güvence altına alındığı anlaşıldığından, dava konusu ihtiyati haciz işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. Temyize konu .... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin .... tarih ve E:...., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 03/02/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (X) KARŞI OY :

    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da yer alan teminat isteme, ihtiyati haciz ve ihtiyati tahakkuk işlemleri kamu alacağını korumaya yönelik işlemler olduğundan, bu işlemler öncelikle asıl kamu borçlusu, diğer bir anlatımla verginin mükellefi veya sorumlusu hakkında tesis edilebilecektir. Söz konusu işlemlerin bu aşamada kanuni temsilciler, yönetim kurulu üyeleri ve ortaklar hakkında uygulanmasına olanak bulunmadığından dava konusu işlemlerde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle gerekçe yönünden Dairemiz kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi