15. Ceza Dairesi 2017/38437 E. , 2020/8314 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler ile resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan sanıklar ... ve ...’ün beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihi olarak, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin olarak ihtarname tarihi olan 28/04/2010 ile resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçuna ilişkin olarak ise, vergi beyannamesinin verildiği 24/06/2010 tarihleri yerine, 01/12/2008 tarihi yazılmış ise de, bu hususun mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık ...’nin, babası olan ...’a ait "Aksoylar-..." isimli firmanın resmi kurumlar ve bankalardaki işlerini kendisinden aldığı vekaletnameye istinaden takip ettiği, babasının rahatsızlanarak bitkisel hayata girmesi üzerine babasının ikinci eşi olan katılanın mahkeme kararı ile ..." a vasi olarak atandığı, vasi atama kararından sonra söz konusu vekaletnamenin hükümsüz hale geldiği ve ..."a ait firmanın tüm yetki ve sorumluluklarının vasi olarak belirlenen katılana geçtiği, akabinde katılan tarafından sanık ... ve söz konusu firmada müdür olarak çalışan sanık ...’ya ihtarname gönderilmek suretiyle firmaya ait ticari defter ve belgeler istendiği halde, sanıkların söz konusu defter ve belgeleri katılana teslim etmeyip uhdelerinde tuttukları, ayrıca sanık ... ile söz konusu firmanın muhasebeciliğini yapan sanık ...’in firmayı temsil yetkileri kalmadığı halde, ... adına ilgili kuruma elektronik ortamda vergi beyannamesi gönderdikleri, bu suretle sanıklar ... ve ...’ün hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçlarını, sanık ...’nın ise hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
1) Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan sanıklar ... ve ...’ün beraatlerine ilişkin hükümlere yönelik katılan vekili tarafından yapılan temyiz isteminin incelenmesinde:
Sanıklara yüklenen, 5237 sayılı TCK’nın 206/1. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun, yasada öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, TCK’nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık olağan dava zamanaşımının, TCK’nın 67/1-a maddesine göre zamanaşımını kesen son işlem tarihi olan sanıkların sorgularının yapıldığı 01/04/2011 ve 09/06/2011 tarihlerinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi gereğince sanıklar ... ve ... hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2) Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümlere yönelik katılan vekili tarafından yapılan temyiz isteminin incelemesinde:
Sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, ihtarname, Karadeniz Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gelen cevabi yazılar ve ekleri ile tüm dosya kapsamına göre; sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair, mahkumiyetlerine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesine dayanan, beraate ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olduğuna ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA, 10/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.