Esas No: 2019/1139
Karar No: 2022/197
Karar Tarihi: 03.02.2022
Danıştay 9. Daire 2019/1139 Esas 2022/197 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/1139 E. , 2022/197 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/1139
Karar No : 2022/197
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı-...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Yaş Meyve Sebze İthalat İhracat Taşımacılık Gıda İnşaat Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği yolunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2011/Nisan ilâ Kasım dönemlerine ilişkin re'sen tarh edilen üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ...Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:...; K:...sayılı kararıyla; davacı şirket hakkında 2011 yılı için düzenlenen ...tarih ve ...sayılı vergi inceleme raporunda, davacı şirketin 2011 yılı işlemlerinin incelenmesi amacıyla ilgili dönem defter ve belgelerinin ibrazına ilişkin ...tarih ve ......sayılı yazının, şirketin faaliyetini 30/10/2013 tarihinde terk etmesi nedeniyle, şirket müdürünün kanuni adresinde, aynı adreste bulunan, on sekiz yaşını bitirmiş ve ehliyetli oğlunun imzasına, 10/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği halde, yasal süre içinde defter ve belgelerin ibraz edilmemesi üzerine, katma değer vergisi indirimleri reddedilerek dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatının yapıldığı, Vergi Usul Kanunu'nun 94. maddesi uyarınca, tüzel kişiliği haiz olan şirket adına tebligatı almaya yetkili olan kanuni temsilcinin şirket adresinde bulunmaması halinde tebliğin bu adresteki memur ya da müstahdemlerine yapılması olanaklı olmakla beraber; şirket kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde, şirketle ilgisi bulunmayan, şirket müdürünün oğlunun imzasına tebliğ edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, defter ve belgelerin ibrazına ilişkin yazının usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeniyle, davacı şirketin ibraz yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz edilemeyeceğinden, dava konusu cezalı tarhiyatların hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının aynı gerekçe ve nedenlerle uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı şirketin 30/10/2013 tarihinde re'sen terk ettirildiği, şirket müdürünün aynı adreste birlikte yaşadığı oğluna yapılan defter ve belge isteme yazısı tebliğinin usulüne uygun olduğu, iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket hakkında, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle düzenlenen ...tarih ve ...sayılı vergi inceleme raporuna dayanılarak re'sen tarh edilen 2011/Nisan ilâ Kasım dönemlerine ilişkin üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 saylı Vergi Usul Kanunu'nun "Tebliğ esasları" başlıklı 93. maddesinde, "Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilümum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmiyenlere ilan yolu ile tebliğ edilir.Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya komisyonda yapılması caizdir." düzenlemesine, "Tebliğ yapılacak kimseler" başlıklı 94. maddesinde, "Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. Tüzel kişilere yapılacak tebliğ, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine yapılır. Tüzel kişilerin mütaaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılması kafidir. Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müsdahdemlerinden birine yapılır. (Muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerekir.)" kuralına, "Bilinen adresler" başlıklı 101. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan hâlinde ise; bu Kanun'a göre bilinen adreslerin; mükellef tarafından işe başlamada bildirilen adresler, adres değişikliğinde bildirilen adresler, işi bırakmada bildirilen adresler, vergi beyannamelerinde bildirilen adresler, yoklama fişinde tespit edilen adresler, vergi mahkemesinde dava dilekçelerinde ve cevaplarında gösterilen adresler, yetkili memurlarca tutanakla tespit edilen adresler (İlgilinin tutanakta imzası bulunmak şartıyla) ve bina ve arazi vergilerinde komisyonlarca tahrir vesikalarında tespit edilen adresler olduğu düzenlenmesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen yasal düzenlemelere göre, bir tebligatın geçerli sayılabilmesi için, öncelikle muhatabın bilinen adreslerinde, muhataba veya Kanun'da sayılan bazı özel durumlar için muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılmış olması gerekir. Kanun, muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılacak tebliğin, muhataba yapılmış sayılacağını öngörmüştür. Ayrı bir tüzel kişiliği olan şirket adına yapılacak tebligatın da kural olarak öncelikle şirketin bilinen adresinde tebliği yoluna gidilerek ilgilinin adreste bulunamaması veya adresin boş ve kapalı olduğu hususlarının usulüne uygun şekilde tespit edilmesi durumunda, kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde bulunanlardan birine yapılabileceği açıktır. İkâmet adresinde yapılacak tebligatlarda da tebliğ yapılabilecek kişiler bakımından, görünüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmama ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmama şartları dışında herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
Dolayısıyla, tüzel kişilere bilinen adreslerinde ulaşılamaması hâlinde, tebligatın, kanuni temsilcinin ikâmet adresinde yapılmasının denenmesi yönünde kanuni bir zorunluluk bulunmamakla birlikte, tebliğ edilecek evrakın kanuni temsilciye ya da ikâmet adresinde bulunanlardan birine tebliğ edilmiş olması, tebligatı hukuka aykırı kılan bir neden olarak görülemez.
Olayda; davacı şirketin mükellefiyetinin 30/10/2013 tarihinde re'sen terkin edildiği görüldüğünden, şirkete ait defter ve belgelerinin istenmesi dair yazının, mükellefiyet kaydının re'sen terkini nedeniyle bilinen iş yeri adresinde bulunmayan şirketin, kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde, kanuni temsilci dışında birine tebliğ edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle yapılan tarhiyata karşı açılan davada, Bölge İdare Mahkemesince uyuşmazlığın esası incelenmek suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine , 03/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.