Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2019/6684
Karar No: 2022/194
Karar Tarihi: 03.02.2022

Danıştay 9. Daire 2019/6684 Esas 2022/194 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2019/6684 E.  ,  2022/194 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DOKUZUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/6684
    Karar No : 2022/194

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Vergi Dairesi Başkanlığı-...
    VEKİLİ : Av. ...

    KARŞI TARAF (DAVACI) : ...Madeni Yağ Pazarlama ve Dağıtım Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava konusu istem: Davacı şirket adına, defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği yolunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2012/Mart ilâ Aralık dönemlerine ilişkin re'sen tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; davacı şirketin 2012 yılı işlemlerinin incelenmesi amacıyla ilgili dönem defter ve belgelerinin ibrazına ilişkin yazının, şirket müdürünün mernis sisteminde kayıtlı ikâmet adresinde, aynı çatı altında yaşayan eşi ... imzasına tebliğ edildiği halde, yasal süre içinde defter ve belgelerin ibraz edilmediğinden bahisle tüm katma değer vergisi indirimlerinin reddedildiği, Vergi Usul Kanunu'nun 94. maddesi uyarınca tüzel kişiliği haiz olan şirket adına tebligatı almaya yetkili olan kanuni temsilcinin şirket adresinde bulunmaması halinde, tebliğin bu adresteki memur ya da müstahdemlerine yapılması olanaklı olmakla beraber; şirket kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde, şirket adına yapılacak tebliğin şirketle ilgisi bulunmayan, şirket müdürünün eşi imzasına tebliğ edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, defter ve belgelerin ibrazına ilişkin yazının usulüne uygun tebliğ edilmemesi nedeniyle, davacı şirketin ibraz yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz edilemeyeceğinden, dava konusu cezalı tarhiyatın ve kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasına karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının aynı gerekçe ve nedenlerle uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı şirketin 31/03/2015 tarihinde re'sen terk ettirildiği, şirket müdürünün aynı adreste birlikte yaşadığı eşine yapılan defter ve belge isteme yazısı tebliğinin usulüne uygun olduğu, defter ve belge ibrazına yönelik yasal zorunluluk, mücbir sebep olmaksızın yerine getirilmediğinden, katma değer vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılan vergiyi davacının gerçekten yüklenip yüklenmediği, defterine kaydedip kaydetmediği ve indirime hak kazanıp kazanmadığının tespitinin mümkün olmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY:
    Davacı şirket adına, 2012 yılına ilişkin defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak resen tarh edilen 2012/Mart ilâ Aralık dönemlerine ilişkin üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ve 213 sayılı Kanun'un mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    213 saylı Vergi Usul Kanunu'nun "Tebliğ esasları" başlıklı 93. maddesinde, "Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilümum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmiyenlere ilan yolu ile tebliğ edilir.Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya komisyonda yapılması caizdir." düzenlemesine, "Tebliğ yapılacak kimseler" başlıklı 94. maddesinde, "Tebliğ mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılır. Tüzel kişilere yapılacak tebliğ, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmıyan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine yapılır. Tüzel kişilerin mütaaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılması kafidir. Tebliğ, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müsdahdemlerinden birine yapılır. (Muhatap yerine bu şekilde kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerekir.)" kuralına, "Bilinen adresler" başlıklı 101. maddesinin olay tarihinde yürürlükte olan hâlinde ise; bu Kanun'a göre bilinen adreslerin; mükellef tarafından işe başlamada bildirilen adresler, adres değişikliğinde bildirilen adresler, işi bırakmada bildirilen adresler, vergi beyannamelerinde bildirilen adresler, yoklama fişinde tespit edilen adresler, vergi mahkemesinde dava dilekçelerinde ve cevaplarında gösterilen adresler, yetkili memurlarca tutanakla tespit edilen adresler (İlgilinin tutanakta imzası bulunmak şartıyla) ve bina ve arazi vergilerinde komisyonlarca tahrir vesikalarında tespit edilen adresler olduğu düzenlenmesine yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Yukarıda yer verilen yasal düzenlemelere göre, bir tebligatın geçerli sayılabilmesi için, öncelikle muhatabın bilinen adreslerinde, muhataba veya Kanun'da sayılan bazı özel durumlar için muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılmış olması gerekir. Kanun, muhatap yerine tebligatı kabule yetkili kimselere yapılacak tebliğin, muhataba yapılmış sayılacağını öngörmüştür. Ayrı bir tüzel kişiliği olan şirket adına yapılacak tebligatın da kural olarak öncelikle şirketin bilinen adresinde tebliği yoluna gidilerek ilgilinin adreste bulunamaması veya adresin boş ve kapalı olduğu hususlarının usulüne uygun şekilde tespit edilmesi durumunda, kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde bulunanlardan birine yapılabileceği açıktır. İkâmet adresinde yapılacak tebligatlarda da tebliğ yapılabilecek kişiler bakımından, görünüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmama ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmama şartları dışında herhangi bir sınırlama getirilmemiştir.
    Dolayısıyla, tüzel kişilere bilinen adreslerinde ulaşılamaması hâlinde, tebligatın, kanuni temsilcinin ikâmet adresinde yapılmasının denenmesi yönünde kanuni bir zorunluluk bulunmamakla birlikte, tebliğ edilecek evrakın kanuni temsilciye ya da ikâmet adresinde bulunanlardan birine tebliğ edilmiş olması, tebligatı hukuka aykırı kılan bir neden olarak görülemez.
    Olayda; davacı şirketin mükellefiyetinin 31/03/2015 tarihinde re'sen terkin edildiği görüldüğünden, şirkete ait defter ve belgelerinin istenmesi dair yazının, mükellefiyet kaydının re'sen terkini nedeniyle bilinen iş yeri adresinde bulunmayan şirketin kanuni temsilcisinin ikâmet adresinde, kanuni temsilci dışında birine tebliğ edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle yapılan tarhiyata karşı açılan davada, uyuşmazlığın esası incelenmek suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Öte yandan, davacı şirketten defter ve belgelerinin istenmesine ilişkin ...barkod numaralı tebliğ alındısında, defter ve belge istenmesine ilişkin belgenin ...tarih ve ......numaralı olduğunun belirtilmesine karşın dosyada bulunan defter ve belge isteme yazısının ...tarih ve ...sayılı olduğu görüldüğünden, Bölge İdare Mahkemesince yeniden karar verilirken bu hususun da araştırılacağı tabiidir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
    2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine , 03/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi