MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı şirket; kendileri tarafından davalılara 01.10.2012-09.10.2013 tarihleri arasında parça parça olacak şekilde toplam 130.500,00 TL borç verildiğini, davalıların anılan borcu ödememesi üzerine ... Anadolu 9. İcra Müdürlüğü"nün 2014/518 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takip başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, davalıların itirazının haksız olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalılar aleyhine alacağın %20’si oranında inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesinin istemiştir.
Davalılar; davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı şirket, eldeki dava ile, davalılara borç verildiğini, davalılar tarafından bu borcun ödenmediğini ileri sürerek, alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiş; davalılar davacı şirkete herhangi bir borçlarının olmadığını, davacının alacağını yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiş; mahkemece ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden, davacı şirketin yetkilisi ve tek ortağı olduğu iddia edilen dava dışı ...’nin davalılar aleyhine ... 29. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/87 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açtığı, açılan davanın reddedildiği, temyiz incelemesi neticesinde mahkeme kararının, Dairemizin 29.02.2016 tarihli, 2016/4627 Esas, 2016/6100 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu anlaşılmaktadır. Dairemizin bozma ilamında belirtilen dava dışı ... tarafından yapılan şikayet neticesinde davalılar aleyhine başlatılan ... Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2013/167628 soruşturma sayılı dosyasında, dava dışı ... tarafından şahsen ve davacı şirket üzerinden davalılara farklı tarihlerde para gönderildiği iddia edilerek suçlamada bulunulmuştur. İlgili soruşturma dosyası dikkate alındığında dava dışı ... tarafından davalılar aleyhine açılan dava ile iş bu davanın aynı maddi vakıalara dayandığı anlaşılmaktadır. O halde anılan dava ile iş bu dava arasında, HMK’nun 166/1. maddesinde öngörülen hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, bir dosyada verilecek hükmün diğerini etkileyebilecek nitelikte olduğu dikkate alınarak, davaların birleştirilerek birlikte görülmesi veya bekletici mesele yapılarak hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, tarafların temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 29,20 TL harcın davacıya, 29,20 TL harcın davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.