MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı temsilcisi, yetkilisi ve ortağı olduğu şirketin davalı banka şubesinden kullandığı 9.150 TL"lik krediye karşılık davalı bankaca toplam 14.334 TL tahsil edildiğini, kredi sözleşmesi ihlal edilmek suretiyle en az 3.864 TL virman talimatının kötüye kullanıldığını, haricen öğrendikleri 14.06.2007 tarih ve 2007/254 sayılı fon kurulu kararında davacı şirketin 2007 yılında 486.621 TL borcunun bulunduğunu, usulünce davacı şirkete tebligat yapılmadığını ileri sürerek, 2007/94 esas sayılı cebri haciz işleminin iptali ile 3.864 TL alacağın yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetki itirazında bulunmuş, davacı tarafından açılan ve kesinleşen menfî tesbit davası ile davalı tarafından açılan itirazın iptali davasının mevcut olduğunu, derdestlik itirazında bulunduklarını, davanın süre yönünden reddini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ve bu karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlığın bankacılık işleminden kaynaklanmasına ve davanın itirazın iptali ya da menfî tesbit biçiminde açılmamış olmasına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında ve Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi"nin görevindedir.
Nitekim dosyanın incelenmesinden yerel mahkeme tarafından verilen yetkisizlik kararının temyiz incelemesi için Dairemize geldiği, Dairemizin 15/12/2011 tarihli kararıyla dosyanın görev yönünden Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi’ne gönderildiği ve Yüksek Daire tarafından yerel mahkemenin yetkisizlik kararının onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesi yapmakla görevli Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29/04/2019gününde oybirliğiyle karar verildi.