22. Hukuk Dairesi 2014/13623 E. , 2014/15959 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aksaray İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2013
NUMARASI : 2012/345-2013/565
Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı işçi, iş sözleşmesinin sendikal sebeple feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı işveren davacının iş sözleşmesinin işletmesel karar uyarınca oluşan istihdam fazlalığı dolayısıyla geçerli sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davalının geçerli sebebi ispatlayamadığı, ayrıca davacının iş sözleşmesinin sendikal sebeple feshedildiği gerekçesiyle feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine, işe başlatma tazminatının bir yıllık ücret tutarı olarak ve çalıştırılmadığı süre için en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesine karar verilmiştir.
Temyiz:
Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Uyuşmazlık dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 31. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında toplanmaktadır.
2821 sayılı Kanun’un 31. maddesinin 6. fıkrası ve 7. fıkrasına göre iş güvencesi hükümlerinden yararlanan işçinin iş sözleşmesinin sendikal sebeplerle feshedildiği noktasında ispat yükü işçide olup sendikal sebeple feshin sabit olduğu hallerde mahkemece belirlenecek iş güvencesi tazminatı işçinin bir yıllık ücretinden az olamaz.
Dosya içeriğine göre, davacının iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiği iddia edilmiş ise de geçerli sebebin, feshin son çare olarak uygulandığının ve tutarlı davranıldığının işverence ispat edilemediği anlaşılmaktadır.
Davalı işyerinde sendikal örgütlenmeye başlanması ve örgütlenme süreci, toplu iş sözleşmesi yetki süreci, sendika üyesi işçilerin işten çıkarılmaları ve sendika üyesi olmayan ya da üyelikten istifa eden işçilerin görev yerlerinin değiştirilerek çalışmaya devam etmeleri, 11 aylık süreç içinde işyerindeki Ş.-İş Sendikası üyesi işçilerin çalışan işçilere oranının %50’ den %13’e kadar düşmesi birlikte değerlendirildiğinde olayların kronolojik gelişimine bakıldığında davacının iş sözleşmesinin sendikal sebeple feshedildiği anlaşılmaktadır. Mahkeme kararı bu noktada isabetlidir.
2821 sayılı Kanun’un 31. maddesi uyarınca sendikal tazminatın, iş güvencesi sistemi içinde artırılmış iş güvencesi tazminatı olarak talep edilebilmesidir. Bunun sonucu olarak da işçinin bu tazminata hak kazanabilmesi için kesinleşen işe iade kararının tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlatılması için işverene başvurması ve işverence işçinin işe başlatılmaması gereklidir. Oysa 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25. maddesinin 5. fıkrasında “İş sözleşmesinin sendikal sebeple feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21. maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir.” denilerek sendikal tazminat ile iş güvencesi tazminatı arasındaki bağ koparılmış ve iş güvencesi tazminatına hak kazanma şartlarından bağımsız olarak iş güvencesinden yararlanan işçinin iş sözleşmesinin sendikal sebeple feshedilmesi halinde işçi doğrudan sendikal tazminata hak kazandığı anlaşılmaktadır.
Mahkeme gerekçesinde ve hükümde 2821 sayılı Kanun’un 31. maddesinin uygulanması gerekirken dava tarihinde yürürlükte bulunmayan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25. maddesinin esas alınması hatalıdır. Ancak belirtilen bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Hüküm fıkrasının 2. bendinin hükümden çıkartılarak, yerine
"2-Davacının kanuni sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının feshin sendikal sebeple yapıldığı göz önünde bulundurulup sendikal sebebin ağırlığı dikkate alınarak davacının bir yıllık ücreti olarak belirlenmesine" yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 05.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi