Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazlarının reddine;
Alacaklı vekili tarafından İstanbul 7.İcra Müdürlüğü’nün 2003/18124 esas sayılı icra takip dosyası ile 31.06.2003, 31.10.2003, 20.11.2003 ve 31.11.2003 keşide tarihli çeklere dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden  sonra borçlu vekilince zamanaşımı nedeniyle takibin iptali talebi ile İcra Mahkemesine başvurulduğu anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile  İ.İ.K.’nun  170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanunun 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir.
Takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde çek olduğundan olaya TTK.nun 726 ve 730. maddesi göndermesi ile 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK.nun 662. maddesinde zaman aşımını kesen sebepler” dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır. TTK. nun 662.maddesinde zamanaşımını keseceği belirtilen dava açılması da alacaklı tarafından açılan dava veya borçlu tarafından açılan menfi tesbit davasıdır.
İcra dosyasında borçlu hakkında 17.01.2005 tarihinde İİK. 143.maddesi uyarınca aciz vesikası düzenlenmiş olup, bu tarihten itibaren zamanaşımı süresinin işlemeyeceğine yönelik Mahkeme gerekçesi doğrudur.
Ancak, icra takip dosyasında alacaklı vekilince 31.05.2004 tarihinde  taşınmazları tapu kayıtlarının istenmesi talep edildikten sonra 30.12.2204 tarihinde menkul satışı talep edildiği ve bu tarihle arasında zamanaşımını kesecek başka hiçbir icra işlemi yapılmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda, aciz vesikası düzenlenmeden önce, 31.05.2004 tarihli icra işlemi ile  30.12.2204 tarihli satış talebi arasında T.T.K.’nun 726.maddesinde yazılı 6 aylık zamanaşımı süresinin geçtiği görülmektedir.
O halde, Mahkemece, borçlunun İstanbul 7.İcra Müdürlüğü’nün 2003/18124 esas sayılı icra takip dosyasına yönelik zamanaşımı itirazının kabul edilerek, İİK. nun 170/b maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 71/son maddesi yollaması ile 33/a maddesi gereğince anılan takip yönünden hakkındaki icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken şikayetin tümden reddi isabetsizdir. 
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.