1. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14927 Karar No: 2019/6153 Karar Tarihi: 02.12.2019
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/14927 Esas 2019/6153 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, miras muvazaası iddiasına dayalı olarak tapu iptali ve tescil talebine ilişkindir. Mahkeme, temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak Yargıtay, mirasbırakanın dava dışı mirasçıların bulunduğunu gözeterek davada yer almayan mirasçıların oluru alınması ya da terekeye temsilci atanması gerektiği yönünde karar vermiştir. Bu nedenle davacı vekili, temyiz başvurusunda bulunmuştur. Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi gereğince terekeye temsilci atanması durumunda, davayı tereke temsilcisi veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzurunda sürdürmek gerektiği açıklanmıştır. Bu nedenle, davacı mirasçının davayı takip yetkisi sona ermiş ve temyiz hakkı tereke temsilcisine geçmiştir. Bu durumda, davacı vekilinin temyiz dilekçesi reddedilmiştir. Kanun maddesi açıklandıktan sonra karar metninde başka bir kanun maddesi geçmemektedir.
1. Hukuk Dairesi 2016/14927 E. , 2019/6153 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL
Taraflar arasındaki davadan dolayı ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 05.04.2016 gün ve 49-206 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü.
-KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescili isteğine ilişkin olup, mahkemece temlikin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının eldeki davayı tapu kaydının iptali ile mirasbırakan adına tescili talepli açtığı, yapılan yargılama sonucunda davanın reddine ilişkin kararın Daire’nin 2013/11970 esas ve 2013/16210 karar sayılı ilamı ile “Mirasbırakanın, dava dışı mirasçılarının bulunduğu gözetilerek; davada yer almayan mirasçıların olurlarının alınması ya da terekeye TMK."nun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile yargılamanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek esas hakkında hüküm kurulması doğru değildir.” gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulduğu, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1231 esas ve 2015/684 karar sayılı hükmü ile mirasbırakan ... terekesine ...’nun tereke temsilsi olarak atandığı, yargılamaya tereke temsilcisinin katıldığı, gerekçeli kararın temsilciye tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davayı açan mirasçı ... vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin veya bu sıfatla vekil kıldığı avukatın huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Tereke temsilcisinin atanması ile mirasçıların terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır. Bir başka söyleyişle, mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsilen tereke temsilcisine geçer. Somut olayda; mirasbırakan İsmail’ın terekesine ... tereke temsilcisi olarak atanmış olmakla davayı açan mirasçı Zeyyat’ın davayı takip yetkisi kalmamıştır. Tüm bu açıklamalar karşısında davayı takip yetkisi sona eren davacı mirasçı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, 02/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.