Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/8118 Esas 2014/26143 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8118
Karar No: 2014/26143

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/8118 Esas 2014/26143 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı Kurum, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu kapsamında dul aylığı bağladığı davalının bu aylıklarının yersiz ödendiğini ve geri ödenmesi gerektiğini ileri sürerek icra takibi başlatmıştır. Davalı ise bu takibe itiraz etmiş ve işbu dava açılmıştır. Mahkeme, iş akdinden veya İş Kanunu'ndan doğan her türlü hak iddialarından doğan uyuşmazlıkların çözümü ile görevli olarak iş mahkemelerinin kurulacağını belirten 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nu göz önünde bulundurarak, iş mahkemelerinin bu tür davalara bakmakla görevli olmadığını ancak genel mahkemelerin görev alanı içerisine girdiğini belirterek davanın sınırlı yetkisi olmayan iş mahkemesinin görevine girdiği sonucuna varmıştır. Mahkeme kararı yanılgılı değerlendirme sonucu verildiği için tarafların temyiz itirazları yerinde görülmüş ve hüküm bozulmuştur. Detaylı kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: 506 sayılı Kanunun 134. ve 1479 sayılı Kanunun 70. maddeleri, İş Kanunu'na göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasındaki hukuk uyuşmazlıklarının iş mahkemelerinde çözüleceğini belirtmektedir. 5510 sayılı Kanun'un 101. maddesi ise uygulama yeri ile ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceğini hükme bağlamaktadır.
10. Hukuk Dairesi         2014/8118 E.  ,  2014/26143 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Düziçi Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    Tarihi : 26.12.2013
    No : 2011/265-2013/496

    Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi iştirakçi konumundaki eşi üzerinden anılan Kanun hükümleri gereğince kendisine dul aylığı bağlanan davalının bu aylıklarının davacı Kurumca yersiz ödendiği ileri sürülerek hakkında borç tahakkuk ettirildiği, Şubat/2000 – Kasım/2009 dönemi aylıklarının yasal faiziyle birlikte kendisinden geri alınması için başlatılan icra takibine yönelik itiraz üzerine işbu davanın açıldığı belirgindir.
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesinde, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle (o kanunun değiştirilen 2. maddesinin Ç, D ve E fıkralarında istisna edilen işlerde çalışanlar hariç) işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi ile görevli olarak gerek görülen yerlerde iş mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin, İşçi Sigortaları Kurumu ile sigortalılar veya yerine kaim olan hak sahipleri arasındaki uyuşmazlıklardan doğan itiraz ve davalara da bakacağı belirtilmiş, 506 sayılı Kanunun 134. ve 1479 sayılı Kanunun 70. maddelerinde, bu Kanunun uygulanmasından doğan uzlaşmazlıkların, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görüleceği açıklanmış, 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 101. maddesinde de, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan durumlarda, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği hüküm altına alınmıştır.
    Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında iş mahkemesi sıfatıyla bakılan davada taraflar arasındaki hukuki ilişki, çekişmenin niteliği ve dayanılan hukuki sebep dikkate alındığında, uyuşmazlığın çözümünde 506, 1479, 4857, 5510 sayılı Kanunların uygulama yeri olmadığından sınırlı yetki ile donatılmış iş mahkemelerinin görevi bulunmamakta, bu tür davalar genel mahkemelerin görev alanı içerisine girmektedir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu işin esasına girilerek karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, taraflar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davalıya geri verilmesine, 11.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.