Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6340
Karar No: 2018/2920
Karar Tarihi: 16.04.2018

un tamamlanması için sonucun gerçekleşmiş olması gerekir Sonuç gerçekleşmemiş ise suç teşebbüs derecesinde kalmıştır - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/6340 Esas 2018/2920 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi         2015/6340 E.  ,  2018/2920 K.

    "İçtihat Metni"



    Müşteki ..."a yönelik, sanık ... hakkında basit tehdit suçundan TCK"nın 73/4. maddesi ve CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine ilişkin İZMİR 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.12.2010 gün ve 2010/369 Esas ve 2010/335 Karar sayılı hükmü o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6.Ceza Dairesi 04.05.2015 gün ve 2013/3343 Esas 2015/40281 Karar sayı ile;

    “Oluş ve dosya içeriğine göre; yakınanın hastane önünde yol kenarına aracını park ederken sanığın yardımcı olduktan sonra yakınandan otopark parası istediği, yakınanın otopark fişi olup olmadığını sorduğunda ise “fiş yok, para ver, bu bizim ekmek paramız” diye söylediği, yakınanın para vermeyeceğini söylemesi üzerine sanığın "sen bilirsin arabanı patlatırım, benim burada abim, dayım aynı işi yapıyor, para vermiyorsan arabanı buradan çek" dediğinin anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin yağmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kanıtların takdirinde ve suç vasfında yanılgıya düşülerek yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı biçimde hüküm kurulması, ” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.

    Bozma sonrası İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.07.2015 gün ve 2015/179 Esas, 2015/172 Karar sayılı kararı ile;

    “.. Sanık hastane önündeki ana caddeye aracını park etmekte olan yakınanın yanına yaklaşarak aracın park edilmesi konusunda yakınana yardımcı olmuş, aracı
    park eden yakınan hastane acil servisine doğru hareket ettiği sırada sanık yakınandan para istemiş, yakınanın fiş istemesi üzerine fiş vermeyi kabul etmemiş ve daha sonra da otopark parasını ödemediği takdirde aracına zarar vereceğini bildirerek yakınanı tehdit etmiştir. Ancak herhangi bir para almamıştır. TCK"nın 36.maddesinde; gönüllü vazgeçme düzenleme altına alınmıştır. Yapılan düzenleme göre, fail suçun icra hareketlerinden gönüllü vazgeçer veya kendi çabalarıyla suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini önlerse teşebbüsten dolayı cezalandırılmaz. Fakat tamam olan kısım esasen bir suç oluşturduğu takdirde sadece o suça ait ceza ile cezalandırılır. Burada tartışılması gereken husus sanığın yakınanı tehdit ettikten sonra kendiliğinden vazgeçip geçmediği hususudur. Suçun tamamlanması için sonucun gerçekleşmiş olması gerekir. Sonuç gerçekleşmemiş ise suç teşebbüs derecesinde kalmıştır.

    Gönüllü vazgeçmeden söz edebilmek için failin suçun yapıcı hareketlerini bitirme olanağı varken pişmanlık duyarak kendiliğinden icra hareketlerine son vermesi gerekir. Fail özgür iradesiyle hareketine son vermelidir. Baskı ile başkasının zorlamasıyla engel olması veya mağdurun direnmesi üzerine sonucun gerçekleşmemesinde gönüllü vazgeçme olmayıp suça teşebbüs mevcuttur. Suçu tamamlama olanağı varken suçun yapıcı davranışlarından kendiliğinden vazgeçilmesi halinde gönüllü vazgeçme mevcuttur. Gönüllü vazgeçmede yapıcı hareketleri sürdürme ve sonucu gerçekleştirme olanağı bulunduğu halde vazgeçme sözkonusudur. Gönülü vazgeçen kimseye işlemeyi kastettiği suçtan dolayı ceza verilmeyecek teşebbüsten cezalandırılmayacaktır. Ancak tamam olan kısım yani faiilin o ana kadar olan eylemi bir suç oluşturuyorsa o suçtan cezalandırılacaktır. Ceza Genel Kurulunun ve Yargıtay Ceza Dairelerinin duraksamasız uygulamasına göre, suçun yapıcı davranışlarına başlanması yalnız başına teşebbüs hükümlerinin uygulanması için yeterli değildir. Açıklanabilir ve kabul edilebilir bir engelin bulunması halinde teşebbüs hükümleri uygulanabilecektir. Fail harici bir müdahale ve ciddi bir engel olmadan suçun yapıcı davranışlarından kendiliğinden vazgeçmiş ise teşebbüs hükümleri uygulanmayacaktır. Olayın gerçekleştiği ortam ve koşullar nazara alındığında suç mağdurunun durumu polise bildireceğini söylemesi teşebbüs hükümlerinin uygulanması için kabul edilebilir suçun yapıcı hareketlerini engelleyen ciddi bir hal olarak kabulü mümkün değildir. Öğretide vazgeçmenin ne zaman gönüllü olduğu tartışılmıştır. Kabul edilen görüşe göre fail yapıcı hareketleri yarıda bıraktığı zaman bunları sonuna kadar götürebileceği kanaatinde ise ve bu kanaate rağmen yapıcı hareketlere devam etmemiş ise gönülle vazgeçme vardır. Failin yapıcı hareketlere devam etmemesinin sebebi yapıcı hareketleri sonuna kadar götüremeyeceği, suç yolunda daha fazla ilerleme olanağının kalmadığı kanaatinde ise vazgeçme gönüllü değildir. Yapıcı hareketlerin bitmemesine failin elinde olmayan engelleyici sebepler neden olmuşsa teşebbüs hükümleri uygulanacaktır. Fail suç yolunda ilerlerken neticeyi gerçekleştirebilecek ve yapıcı hareketlerine devam edebilecek olanağa sahip olduğu halde bunu istemeyerek icraya son vermiş ise vazgeçme gönüllüdür. Yapıcı hareketlere devam etsem sonucu gerçekleştirmek istesem dahi buna muktedir değilim dediği hallerde fail yönünden vazgeçme gönüllü değildir. Eğer fail suçlu mantığına göre olay anında yakalanma bunun sonucunda cezalandırılma tehlikesini göze alamadığından dolayı suç yolunda ilerlemiyorsa vazgeçme gönüllü değildir. Buna karşın somut bir tehlike veya risk olmaksızın herhangi bir nedenle suç yolunda ilerlemeyen falilin vazgeçmesi gönüllüdür. Olayda yapıcı hareketlere devama engel olan somut bir tehlike ve risk yoktur. Yargısal kararlarda ise suç yolunda ilerleyen sanık daha fazla ilerleme olanağına ve kanaatine sahip olduğu halde suç yolunda ilerlemeyerek yapıcı hareketleri yarıda bırakmışsa vazgeçmenin gönüllü olduğu buna karşılık yapıcı hareketlere başlarken göz önünde tuttuğu ve hesaba kattığı risklerden başka bir faktör nedeniyle yapıcı hareketlerine devam etmemiş ise vazgeçmenin gönüllü olmadığı yapıcı hareketleri failin elinde olmayan engelleyici nedenlerle bitirilemediğinden teşebbüsün bulunduğu vurgulanmıştır.

    Sanığın mağdurdan otopark parası istedikten sonra mağdurun belge istemesi, sanığın belge vermek istememesi, daha sonra sanığın araca zarar vereceği tehtidinde bulunması ve bu aşamadan sonra hiçbir eylemde bulunmaması mağdurun durumu polise bildireceğini söylemesi eyleminde suçun yapıcı hareketlerinin başlamış olmasına rağmen açıklanabilir ve kabul edilebilir ciddi bir harici müdahale olmadan yapıcı hareketlere ortam ve koşullar müsait olduğu halde devam etmemesi mağdurun sadece polise bildireceğini söylemesinin ciddi bir harici engel olarak kabul edilmemesi karşısında sanığın suçun yapıcı hareketlerinden gönüllü olarak vazgeçtiğini kabul etmek gerekir. En azından sanığın suçun yapıcı hareketlerine kendiliğinden son verip vermediği hususu somut olayda kuşkulu kalmıştır. Gönüllü vazgeçme halinde ise işlenmek istenen yağma suçuna teşebbüsten dolayı ceza belirlenmesine TCK"nın 36. maddesindeki düzenleme engeldir. Sanığın tamamlanan eylemi ise mağduru malına zarar vermekle tehdittir. Bu suç soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlıdır. Mağdur şikayetini geri almış olmakla sanık hakkındaki davanın değişen suç vasfı nazara alarak TCK"nın 73/4 ve CMK"nın 223/8 maddeleri gereğince düşürülmesine karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile ilk hükümde direnilmesine karar verilerek sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesine yönelik hüküm kurulmuştur.

    Bu hükmün o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemize gönderilen dosya, yeniden incelenerek değerlendirilmiş ve karara bağlanmıştır.


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    “Oluş ve dosya içeriğine göre; yakınanın hastane önünde yol kenarına aracını park ederken sanığın yardımcı olduktan sonra yakınandan otopark parası istediği, yakınanın otopark fişi olup olmadığını sorduğunda ise “fiş yok, para ver, bu bizim ekmek paramız” diye söylediği, yakınanın para vermeyeceğini söylemesi üzerine sanığın "sen bilirsin arabanı patlatırım, benim burada abim, dayım aynı işi yapıyor, para vermiyorsan arabanı buradan çek" dediğinin anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin yağmaya teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden, kanıtların takdirinde ve suç vasfında yanılgıya düşülerek yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı biçimde hüküm kurulması, ” isabetsizliğinden bozulmasına dair;

    Dairemizin 04.05.2015 gün ve 2013/3343 Esas 2015/40281 sayılı kararı usul ve yasaya uygun bulunmakla, İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 02.07.2015 gün ve 2015/179 Esas, 2015/172 Karar sayılı ilamındaki direnme kararı yerinde görülmediğinden,

    CMK"nın 307/3.maddesi gereğince, mahkemenin direnme kararı konusunda karar verilmek üzere dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 16.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi