Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/63 Esas 2019/102 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/63
Karar No: 2019/102
Karar Tarihi: 21.01.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/63 Esas 2019/102 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2019/63 E.  ,  2019/102 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
    KANUN YOLU : TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kullanım kadastrosu sırasında .... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1892 ada 22 parsel sayılı 297,51 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak çalılık vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiş; hükmün temyizi üzerine karar, Dairemizin 30/04/2015 tarih, 2015/7157 Esas, 2015/5221 Karar sayılı ilamıyla "taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde taşınmazın Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına yönelik şerhe ilave olarak ....Hanı kadım hazretleri vakfından belirtmesi, şagil .... tarafından kullanılmaktadır belirtmesi ve şagil ... tarafından kullanılmaktadır belirtmesi bulunduğu ancak Mahkemece bu hususta yapılan araştırmanın yetersiz olduğu belirtilerek, mahallinde yeniden keşif yapılması, dava konusu taşınmazın geldisi olan tesis kadastrosu parselleri ile kullanım kadastro paftalarının çakıştırılması, dava konusu taşınmazın tesis kadastrosunda orman olmadığının yani başka bir anlatımla Hazinenin özel mülkü olduğunun anlaşılması halinde yapılan kullanım kadastro çalışmasının yok hükmünde sayılmasının gerekeceği göz önünde bulundurulmak suretiyle, toplanan ve toplanacak deliller uyarınca bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 1892 ada 22 parsel sayılı taşınmazın beyanlar hanesinde kullanıcı olarak gözüken ""bu yer ... tarafından kullanılmaktadır"" ve ""bu yer .... tarafındandan kullanılmaktadır"" şeklindeki şerhlerinin tapu kaydından terkinine, yerine ""bu yer 25 yıldan beri davacı ..."ın bahçe vasfıyla kullanımındadır"" şerhinin yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın davacının fiili kullanımında bulunduğu kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacı ..., dava konusu taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Davalı Hazine ise, dava konusu taşınmazın orman ve eylemli orman alanında kaldığından, Orman ve Su İşleri Bakanlığına tahsis edildiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Tüm dosya kapsamından; dava konusu 1892 ada 22 parsel sayılı taşınmazın, Milli Emlak Müdürlüğü tarafından 27.03.2012 tarihinde, "orman olarak kullanılmak üzere" Orman İşletme Müdürlüğü"ne tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Tahsis işlemi ayakta olduğuna göre, şerhe yönelik davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    21.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.