Esas No: 2021/40235
Karar No: 2022/14383
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2021/40235 Esas 2022/14383 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, tehdit suçundan mahkum edilmiştir. Yerel mahkemenin verdiği hüküm bozulduktan sonra yapılan incelemede, Anayasa Mahkemesi'nin 19/08/2020 tarihli iptal kararı sonrasında verilen hükümler hakkında basit yargılama usulünün uygulanamayacağı anlaşıldığı belirtilmiştir. Ancak sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi için dosyanın esas ve hüküm mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. TCK'nın 62. maddesinde öngörülen durumların değerlendirilmediği, usulüne uygun tebliğ yapılmadığı ve savunma hakkının kısıtlandığı için hüküm bozulmuştur.
Detaylı Kanun Maddeleri:
-TCK'nın 62. maddesi: \"Failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar, hakkındaki kararın verilmesine esas olan olaylarla birlikte göz önünde tutularak takdir sebebi olarak da göz önünde bulundurulur.\"
-CMK'nın 251. maddesi: \"Mahkemece verilen hükümler, bozma kararlarının gerekçesi üzerinden ele alınarak, duruşmayı yapmadan temyiz incelemesine tabi tutulamaz. Bozma kararı verilen hüküm veya işlemin tekrar incelenmesi ve karar verilmesi, bozma kararını veren yargı kararlarının gerektirdiği şekilde yapılır.\"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre Anayasa Mahkemesi’nin 19/08/2020 tarihli iptal kararı sonrasında verilen hükümler hakkında basit yargılama usulünün uygulanamayacağı anlaşıldığından, tebliğnamedeki CMK’nın 251. maddesi uyarınca sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi zorunluluğu nedeniyle bozma isteyen görüşe iştirak edilmeyerek, yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1- Sanığın tüm aşamalarda adına kayıtlı olan hattın kendisi tarafından kullanılmadığı şeklinde savunmada bulunmuş olması karşısında, olay öncesi HTS kayıtları getirtilip görüşme içerikleri incelenerek görüşme yapılan kişilerin bilgisine başvurularak hattı kimin kullandığı saptanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,
2- İlk hükmün sanık lehine bozulduğu ve bozma sonrası sanığın talimat mahkemesinde dinlenilmesi için adına çıkartılan duruşma davetiyesinde ''duruşmaya gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda karar verileceği'' biçimindeki ihtarın bulunmadığı, ayrıca tebligatın iade edildiği gözetilmeden, sanığın yokluğunda hüküm kurulmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
3- TCK'nın 62. maddesinde öngörülen "failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri" gibi hususlar değerlendirilmeden usulüne uygun tebliğ yapılmaması nedeniyle duruşmalardan haberdar edilmeyen sanık hakkında “duruşmalara katılmayan, yargılamaya bir katkısı olmayan sanık hakkında takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasına yer olmadığına” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçe ile takdiri indirimin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.