Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5055
Karar No: 2018/9563
Karar Tarihi: 20.12.2018

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/5055 Esas 2018/9563 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/5055 E.  ,  2018/9563 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
    K A R A R
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2- Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
    Yerel Mahkemece kurulan 16/07/2015 tarih 2009/1173 Esas, 2015/341 Karar sayılı 49.040,50 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 29/09/2016 Gün 2015/17712 Esas 2016/11901 Karar sayılı ilamı ile ""… davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşturan % 18,2 sürekli iş göremezlik derecesi esas alınarak miktar itibariyle de kazanılmış haklar gözönünde bulundurularak maddi tazminat hesabı sonucunda karar vermek ve manevi tazminat miktarını da yine bu oran üzerinden takdir etmek..."" gerektiğinden bahisle bozulmuş, Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda yeniden 29/05/2017 tarihli hesaba ilişkin bilirkişi raporu aldırılarak 48.868,31 TL maddi, 18.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Bozma konusu olan yerel mahkemenin önceki kararını davacı taraf temyiz etmemiş, karar davalı tarafın temyizi üzerine davalı yararına bozulmuştur. Kural olarak temyizin, temyiz edenin aleyhine sonuç doğurmaması, durumunu ağırlaşmaması gerekir. Önceki karar davacı tarafından temyiz edilmediğinden, bozma öncesi aldırılan hesap raporundaki sürekli iş göremezlik dışındaki diğer veriler davacı yönünden kesinleşmiştir. Başka bir deyişle kararı temyiz etmeyen davacı yararına maddi tazminat bakımından güncel veriler esas alınarak davalı yararına oluşan kazanılmış hakkı ihlal eder biçimde hükmetmek mümkün değildir.
    Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmekle lehine bozma kararı verilen taraf bakımından usuli kazanılmış hak oluştuğu ve bozma ilamı doğrultusunda uygulama ve araştırma yapılmak gerektiği açıktır.
    Açıklanan nedenlerle 22/04/2015 tarihli hesaba ilişkin bilirkişi raporunda davacının sürekli iş göremezlik derecesi dışındaki diğer tüm hesaplama değerlerini aynen kullanmak gerekirken değişen katsayıların uygulanması suretiyle davalı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın ihlali hatalı olmuştur. Bu nedenle mahkemece uyulan bozma ilamının gereğinin yerine getirildiğinden bahsetmek de mümkün değildir.
    Yapılacak iş, 22/04/2015 tarihli hesaba ilişkin bilirkişi raporundaki sürekli iş göremezlik derecesi dışındaki (% 23,2 oranı yerine % 18,2 oranı uygulanarak) diğer tüm değerleri ve hesaplama yöntemlerini aynı şekilde kullanmak ve usuli kazanılmış hakları gözeterek oluşacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde ve özellikle davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakkın ihlali ile temyiz eden davalının durumunu ağırlaştırır biçimde yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, temyiz eden davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi