Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/9574
Karar No: 2019/7837
Karar Tarihi: 12.11.2019

Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - resmi belgede sahtecilik - kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/9574 Esas 2019/7837 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıkların kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkum edildikleri ve hükümlerinin açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edildiği belirtilen bir mahkeme kararı okunmuştur. Kararda, sanık ... ve müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin reddedilmesine oy birliğiyle karar verildiği, hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların itiraz kanun yoluna tabi olduğu, şikayetçi kurumun kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı ve bu nedenle şikayetçi vekilinin temyiz isteminin reddedildiği belirtilmiştir. Bunun yanı sıra, ilaç mümessili sanık ... ve diğer sanıkların doktor müdafileri hakkında sanık ...'ın cihazla kontrol edip hastaları muayene ederek reçete tanzim ettiği, ancak üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşmadığı ve beraat kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmediği, sanık ...'nun sadece cihaz sonucuna göre hastalara ilaç yazmasının mümkün olmadığı ve doktor sanık ile ilaç mümessili sanık arasında maddi çıkar bağlantısı olduğuna dair somut bir delil bulunmadığı için eylemlerin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi gerekirken eks
11. Ceza Dairesi         2016/9574 E.  ,  2019/7837 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, resmi belgede sahtecilik, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması

    Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmolunan cezanın türü ve süresine göre koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 318. maddesi uyarınca reddine oy birliğiyle karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
    I-Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan, ayrıca sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı, katılan ... Kurumu vekili ve sanık ... ve müdafiinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
    Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar 5271 sayılı CMK"nin 231/12. maddesi uyarınca temyiz değil itiraz kanun yoluna tabi olduğundan, katılan SGK vekili ve sanık ... ve müdafiinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK"nin 264/2. maddesi uyarınca itiraz olarak değerlendirilip, gereğinin merciince takdir ve ifası için dosyanın mahalline İADESİNE,
    II-Şikayetçi DSİ Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz nedenlerinin incelenmesinde;
    Sanıklara yüklenen suçlardan doğrudan doğruya zarar görmeyen şikayetçi kurumun kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı, bu suçlarla ilgili olarak usulsüz verilmesinden dolayı hukuken geçersiz olan katılma kararının hükmü temyiz etme hak ve yetkisi vermeyeceği dikkate alınarak, şikayetçi kurum vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    III- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik, sanıklar ... ve ... hakkında ise kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... ve müdafii ile diğer sanıkların müdafilerinin temyiz nedenlerinin incelenmesine gelince;
    Abdi İbrahim ilaç firmasının ilaç mümessili olan sanık ...’ın, DSİ 9. Bölge Müdürlüğü kurum doktoru sanık ... ve ... Çimento Fabrikası kurum doktoru ... ile bu kurumlarda çalışan personel için sağlık taraması yapılmasına karar verdikleri, sanık ...’ın bir cihazla hastaları mantar taramasına soktuğu ve sanık olan doktorların bu tarama sonucuna göre reçete düzenledikleri, ancak bir kısım hastaların muayene olmamasına karşın muayene olmuş gibi haklarında reçete düzenlendiği ve böylece sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediği iddiası ile haklarında açılan kamu davasında;
    1-Sanık ...’un cihazla kontrol edilip mantar hastalığı tespit edilen kişileri bizzat görerek ilaç yazdığını savunması, iddianamede isimleri yazılı ve soruşturma aşamasında muayene olmadıklarını beyan eden kişilerin, yargılama aşamasında muayene olduklarını, doktorun da muayene esnasında yanlarında olduğunu beyan etmeleri karşısında; sanık ...’un hastaları muayene ederek reçete tanzim ettiği, bu nedenle üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun unsurlarının oluşmadığı ve hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Sanık ...’ın, cihazla hastaları kontrol ettiğini, mantar hastalığı tespit ettiklerini kendisine verilen listede işaretlediğini, reçeteleri bu listeye göre doktor ...’nun düzenlediğini savunması, sanık ...’nun ise muayenesi yapılan kişileri bizzat görmediğini, kendisine sadece laboratuvar sonuçları geldiğini, yapılan tarama cihazlar ile yapıldığından bu işlemi röntgen sonucu gibi düşünerek reçete düzenlediğini beyan etmesi karşısında; öncelikle kendilerine ilaç yazılmış kişilerle ilgili cihazla mantar taramasına ilişkin bir sonuç belgesi bulunup bulunmadığının araştırılması ve varsa dosyaya eklenmesi, söz konusu cihazın uygulamada tarama işleminde kullanılıp kullanılmadığı, bu cihazın kullanılması için doktor sıfatına sahip olmanın gerekli olup olmadığı ve suça konu reçetelerdeki ilaçların yalnızca mantar hastalığı bulunduğu tespiti üzerine hastaları görmeden cihaz sonucuna göre yazılıp yazılmayacağının Sağlık Bakanlığı’ndan sorulması ve bu konuda gerekirse bilirkişi raporu aldırılması, sadece cihaz taraması ile hastaları görmeden ilaç yazmanın mümkün olmadığının anlaşılması halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 04.02.2014 tarih ve 2012/11-1347 esas ve 2014/30 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, doktor sanık ile ilaç mümessili olan sanık arasında maddi çıkar bağlantısı olduğuna dair dosyaya yansıyan somut bir delil bulunmadığı nazara alınarak eylemlerin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi suretiyle hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile mahkumiyet hükümleri verilmesi,
    3-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile diğer sanıkların müdafilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.11.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi