16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/6060 Karar No: 2019/1183 Karar Tarihi: 25.02.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6060 Esas 2019/1183 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, suçlu tarafından silahlı terör örgütüne üye olmanın 314/2 maddesi, 3713 sayılı kanunun 5/1 maddesi, TCK'nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verildiği belirtilmiştir. Sanığın Bylock kullanıcısı olduğunun tespit edildiği ve delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği ve vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirtilen mahkeme kararında, sanık ve müdafi tarafından ileri sürülen nedenlerin yerinde görülmediği ve temyiz davasının esastan reddedilerek hükmün onaylandığı ifade edilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/6060 E. , 2019/1183 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53/1-2-3, 58/9-6, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi Temyiz edenler : Sanık ve müdafii
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tanıkların aşamalarda değişmeyen ve ayrıntı içeren istikrarlı beyanları ile tüm dosya kapsamı gözetilerek diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.