Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5489
Karar No: 2017/1379
Karar Tarihi: 22.02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/5489 Esas 2017/1379 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Menfi tespit davası açan davacı, davalının kendisine ait 460.000 TL bedelli senet konusunda borçlu olmadığını, senetlerin dava dışı biri tarafından müvekkilinin hulus ve saffetinden istifade edilerek vergi dairesine yeniden yapılandırma diye alınıp piyasaya sürülen senetler olduğunu belirterek, müvekkilinin borcu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine %40'dan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Ancak dava şartı olarak kabul edilen derdestlik durumu nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Dairen tarafından da derdestlik dava şartının değerlendirilebilmesi için tarafların ön incelemeye davet edilmesi gerektiği belirtilerek, karar bozulmuştur. Mahkemece yapılan yeniden yargılama sonucunda, senede karşı senetle ispat zorunlu olduğu ve senede karşı tanıkla ispatının mümkün olmadığı, davacının herhangi bir yazılı belge sunmadığı, son delil olarak yemin delili hatırlatılmasına rağmen bu delili de kullanmayacaklarını beyan ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararda, HMK'nın 114. maddesinde derdestliğin dava şartı olarak düzenlendiği ve aynı kanunun 138. maddesine göre dava şartlarının ön incelemede incelenerek karara bağlandığı belirtilmiştir. Kararda, HMK'nın 200. ve 201. maddeleri uyarınca senede karşı senetle ve yazılı belgeyle ispat zorunluluğu olduğu belirtilmiştir.
19. Hukuk Dairesi         2016/5489 E.  ,  2017/1379 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili,davalının icra takibine konu ettiği 460.000 TL bedelli senetten dolayı borcunun bulunmadığını, davalının müvekkiline 460.000,00 TL borç verecek geliri işi veya mal varlığı olmadığını, davalının senedin daire karşılığı verildiğine ilişkin protokol ibraz etmişse de taraflar arasında böyle bir daire anlaşması bulunmadığını, senetlerin dava dışı ... tarafından müvekkilinin hulus ve saffetinden istifade edilerek vergi dairesine yeniden yapılandırma diye alınıp piyasaya sürülen senetler olduğunu belirterek, müvekkilinin borcu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine %40"dan aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/311 esas sayılı dosyası ile aynı sebeplerle ve aynı konuda davalı hakkında menfi tespit davası açtığını, 21/05/2012 tarihli duruşmaya iştirak etmediğinden ve harç ikmali yapmadığından dosyanın HMK"nın 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verildiğini, işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın karar tarihinden itibaren 3 ay boyunca derdest sayıldığını ve tarafların her zaman dilekçe ile davayı yenileyebileceklerini, tarafları, müddeabihi ve sebepleri aynı olan yeni bir dava açılması halinde, yeni açılan davanın derdestlik sebebi ile reddi gerekeceğini, derdestlik itirazında bulunduklarını, ayrıca davacının borcunu ödememesi üzerine müvekkili tarafından ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2010/11989 esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, davacının imza inkarının .... İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2010/1204 esas sayılı dosyasında yapılan inceleme sonucu davanın reddine karar verildiğini, davacı tarafından müvekkili aleyhine resmi belgede sahtecilik suçlamasıyla Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2010/47572 soruşturma sayılı dosyasından takipsizlik kararı verildiğini ve davacı hakkında iftira suçlamasıyla soruşturma yapılmaya başlanıldığını, dava konusu senedin davacı tarafından müvekkiline satılan daire ve bu hususta tanzim edilen protokole istinaden verildiğini, savunarak davanın reddi ile davacı aleyhine %40 dan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.

    Mahkemece, HMK 114/1-ı maddesinde, derdestlik durumunun dava şartı olarak kabul edildiği, eldeki dava açıldığı tarihte ve halen tarafları, konusu ve sebebi aynı olan .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2011/311 esas sayılı dosyasının derdest olduğu, eldeki dava tarihinin daha sonra olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş,hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 14.01.2013 günlü 2012/16191 Esas- 2013/487 Karar sayılı ilamı ile “Davacı, 18/05/2012 tarihli dava dilekçesi ile, davalı tarafından takip konusu yapılan senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece, ön incelemeye geçilmeden dosya üzerinden davanın derdestlik nedeni ile reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK"nın 114. maddesinin 1. fıkrasının "ı" bendinde derdestlik, dava şartı olarak düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 138. maddesine göre, dava şartları ön inceleme aşamasında incelenir ve karara bağlanır. Mahkemece, ön inceleme için duruşma günü tayin edilmesi halinde, duruşma gününe davalının mazeretsiz olarak gelmemesi durumunda, davacı iddiasını serbestçe genişletebilir ve değiştirebilir. Somut olayda da, davacı borçlunun ön inceleme aşamasında derdestlik teşkil etmeyecek şekilde iddiasını değiştirmesi mümkündür. Bu nedenle mahkemece, ön inceleme için duruşma günü verilerek, tarafları dinledikten sonra bir karar verilmelidir. HMK"nın 138. maddesinde dava şartları yönünden dosya üzerinden karar verilebileceği belirtilmiş ise de, derdestlik dava şartının değerlendirilebilmesi için aynı madde uyarınca tarafların ön incelemeye davet edilmesi gerekir. Açıklanan yönler gözetilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. ” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, 6100 sayılı HMK nın 200. maddesi uyarınca senede karşı senetle ispat zorunlu olduğu,aynı Kanun"un 201. maddesi uyarınca da senede karşı tanıkla ispatının mümkün olmadığı,davalının davaya ve takibe konu senedine karşı iddianın da ancak yazılı belge ile ispatlanması gerektiği,davacı tarafından herhangi bir yazılı belge sunulmadığı, son delil olarak yemin delili hatırlatılmasına rağmen bu delili de kullanmayacaklarını beyan ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 22/02/2017gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi