Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7146 Esas 2017/1376 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7146
Karar No: 2017/1376
Karar Tarihi: 22.02.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/7146 Esas 2017/1376 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının kendisi aleyhine icra takibi başlattığını ve takibe konu çekin kendisi adına ciro edilerek bankaya takas edildiğini ancak daha sonra geri alındığını ve cironun silinmeyi unuttuğunu iddia ederek borçlu olmadığını tespit ve dava etmiştir. Davalı ise çekin süresi içinde karşılıksız çıktığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, davacının dava konusu çek bedeli kadar çekin lehdarından senet aldığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak, çekin ibrazından sonra keşidecinin düzeltme yaparak ciro yoluyla davalıya devrettiği anlaşılmıştır. Bu nedenle, davacı çek bedelinden sorumlu tutulamaz ve davalı da çek nedeniyle keşidecinin dışındaki diğer borçlulardan alacak talebinde bulunamaz. Bu sebeple, mahkemenin davanın kabul edilmemesi kararı yanlıştır. Kararda geçen kanun maddeleri: Türk Ticaret Kanunu madde 662, Türk Borçlar Kanunu madde 203.
19. Hukuk Dairesi         2016/7146 E.  ,  2017/1376 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının kendisi aleyhine icra takibi başlattığını, takibe konu çekin icra dosyasında borçlu olarak görünen ... tarafından müvekkili adına cirolandığını, çeki bankaya takasa verdiğini ancak daha sonra... isteği üzerine çeki vererek karşılığında bir kısım senet aldığını, çeki geri verirken ciroyu silmeyi unuttuğunu, bir yıl sonra çek üzerinde değişiklik yapılarak takibe konulduğunu belirterek, borçlu olmadığını tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu çekin süresi içinde bankaya ibraz edildiğini, karşılıksız çıkması üzerine takip başlatıldığını, çekte tahrifat iddalarını kabul etmediklerini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının cirosu bulunan dava konusu çek bedeli kadar çekin lehdarından senet almış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, icra takibine konu çekten dolayı borçlu bulunulmadığının tespitine ilişkindir. Dava konusu çekin davacı tarafından yetkili hamil olarak takas yoluyla ibraz edildiği ve ibrazdan sonra geri alınıp keşideciye geri verildiği hususu dosya içindeki çek örneğinden anlaşılmış olup mahkemenin kabulü de bu yöndedir. Keşideci tarafından keşide tarihinin ibrazdan sonra düzeltildiği, keşide tarihi düzeltildikten sonra ise keşideci tarafından ciro edilerek davalı hamile verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda ibrazdan sonra keşideci tarafından tekrar çekin ciro yoluyla davalıya devri nedeniyle davacı söz konusu çek bedelinden sorumlu tutulamaz. Davalı, bu çek nedeniyle keşideci dışındaki diğer borçlulardan alacak talebinde bulunamaz. Bu nedenle mahkemece davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.