Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2022/7940
Karar No: 2022/14477
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/7940 Esas 2022/14477 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesi, hakaret suçundan sanık ...'ı 1.500 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırdı. Ancak Yargıtay 18. Ceza Dairesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif şartlarının oluşması karşısında, mahkemece subjektif koşul da değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun tartışılmaması hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle kararı bozdu. Bu kararın nedeni, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi gereği hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanabilmesi için objektif koşulların (mahkûmiyet, suç niteliği ve ceza miktarı, daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmama, sanığın kabulü, zararın giderilmesi) varlığı halinde mahkemece, diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce ve re’sen değerlendirilerek uygulanması gerektiği olduğudur. Kanun maddeleri açıklandıktan sonra karar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlenen tebliğname doğrultusunda bozuldu ve dosya Adalet Bakanlığı'na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na tevdi edildi.
4. Ceza Dairesi         2022/7940 E.  ,  2022/14477 K.

    "İçtihat Metni"

    KARAR
    Hakaret suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/03/2021 tarihli ve 2019/474 esas, 2021/261 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    İstem yazısında; "Dosya kapsamına göre, suç tarihi itibariyle adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 21/01/2020 tarihli ve 2019/13238 esas 2020/1688 karar sayılı ilâmında da "....İnceleme konusu somut olayda; suç tarihi itibariyle adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında hakaret suçundan adli para cezası verildiği, sanığa hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanmasını kabul edip etmediğinin sorulmadığı anlaşılmaktadır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif şartlarının oluşması karşısında, mahkemece subjektif koşul da değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun ve lehe hüküm uygulanması talep ettiği halde sanık hakkında TCK'nın 62. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılmaması hukuka aykırıdır.... sayılı kararının, CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA..." şeklinde belirtildiği üzere; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu, sanığın 11/02/2020 tarihli duruşmada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasını talep ettiği nazara alındığında, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/6. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hiç tartışılmadan yazılı şekilde sanık aleyhine karar verilmesinde isabet görülmemiştir." denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinde düzenlenen “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” müessesesinin uygulanabilmesi için öncelikle,
    - Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünde, hükmolunan cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasından ibaret olması,
    - Suçun CMK’nın 231. maddesinin 14. fıkrasında yazılı suçlardan olmaması,
    - Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış bulunması,
    - Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına itirazının bulunmaması,
    Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesine ilişkin koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
    Anılan bu objektif koşulların gerçekleşmesi ile birlikte ayrıca “Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılmasına” ilişkin takdire dayalı subjektif koşulun da gerçekleşmesi halinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” müessesesinin uygulanması olanağı bulunmaktadır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16/02/2010 tarih ve 4/253-28 sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibariyle karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenmemesi ve yükümlülüklere uygun davranılması halinde, geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının 5271 sayılı CYY’nın 223. maddesi uyarınca düşürülmesi sonucunu doğurduğundan, bu niteliğiyle sanık ile devlet arasındaki cezai nitelikteki ilişkiyi sona erdiren düşme nedenlerinden birisini oluşturmaktadır. Koşullu bir düşme nedeni oluşturan "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" müessesesi, objektif koşulların (mahkûmiyet, suç niteliği ve ceza miktarı, daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmama, sanığın kabulü, zararın giderilmesi) varlığı halinde mahkemece, diğer kişiselleştirme hükümlerinden önce ve re’sen değerlendirilerek, uygulanması yönünde kanaate ulaşıldığı takdirde, hiçbir isteme bağlı olmaksızın öncelikle uygulanmalıdır.
    İnceleme konusu somut olayda; sanık ... hakkında hakaret suçundan adli para cezasına hükmolunduğu, sanığın suç tarihinde adli sicil kaydının bulunmadığı, sanığın 11.02.2020 tarihli savunmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesini kabul ettiği, bu nedenlerle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun objektif şartlarının oluşması karşısında, mahkemece subjektif koşul da değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun tartışılmaması hukuka aykırıdır.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
    1- Hakaret suçundan sanık ... hakkında, Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/03/2021 tarihli ve 2019/474 esas, 2021/261 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2- Aynı Kanun maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 08/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi