5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/9747 Esas 2020/4567 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9747
Karar No: 2020/4567
Karar Tarihi: 02.06.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/9747 Esas 2020/4567 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi (Çocuk Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından verilen kararda, sanığın 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkum edildiği belirtilmiştir. Temyiz isteğinin reddi nedenlerinin bulunmaması sebebiyle, hüküm incelenmiş ve değerlendirilmiştir.
Kararda, daha sonra yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un sanık lehine düzenlemeler getirdiği belirtilmiştir. Bu düzenlemeler arasında, eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezaların yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirileceği ve ayrıca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanmasının olanaklı hale geldiği ifade edilmiştir.
Bu sebeple, yerel mahkemenin uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığına bakarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin olduğu belirtilerek, kararın bozulması kararlaştırılmıştır. Suça sürüklenen çocuk müdafii ile katılan vekilinin temyiz nedenleri kabul edilmiş ve hüküm bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri şu şekildedir: 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen \"\"Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.\"\" düzenlenmesi ve 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanması hakkında düzenleme getirilmesi. Ayrıca, 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 12. maddenin ikinci fıkrasına da atıfta bulunulmuştur.
19. Ceza Dairesi         2019/9747 E.  ,  2020/4567 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi (Çocuk Mahkemesi Sıfatıyla)
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Hükümden sonra, 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen ""Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir."" şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi ve yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulanmasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7 ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen Geçici 12. maddenin ikinci fıkrası da gözetilerek, uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, suça sürüklenen çocuk müdafii ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, sair yönlerden incelenmeksizin, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 02/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.