Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5094
Karar No: 2019/4358
Karar Tarihi: 12.06.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5094 Esas 2019/4358 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5094 E.  ,  2019/4358 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1. Tüketici Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 12/09/2017 tarih ve 2016/1058-2017/1134 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı banka vekili, fer"i müdahil ... vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, davacılar murisi ..."ın Yurt Bank A.Ş. İzmir şubesinde, 07/10/1999 tarihinde %82 faiz oranıyla 1.250 TL bedelli ve 11/11/1999 vade sonu, 12/11/1999 tarihinde %82 faiz oranıyla 1.250 TL bedelli ve 17/12/1999 vade sonu, 07/12/1999 tarihinde %84 faiz oranıyla 1.250 TL bedelli ve 12/01/2000 vade sonu olmak üzere ayrı ayrı toplam 3 adet hesap açtırdığını, hesap cüzdanları düzenlenerek davacıya verildiğini, mevduatının görünüşte KKTC "de kurulu Yurt Securtiy Off-Shore Ltd adlı paravan bankaya havale edilmiş gibi işlem yapılmasına rağmen gerçekte bunun yapılmadığını ve paraların Yurt Bank AŞ yönetimi tarafından Balkaner Grubuna ait şirketlere aktarıldığını, 22/12/1999 tarihinde bankaya ..."nin el koyduğunu ileri sürerek fazla ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere muris tarafından yatırılan 3.750 TL bedelin ayrı ayrı 3 adet hesabın açım tarihlerinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 2/2 maddesi uyarınca ticari işlerde uygulanan avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, fer’i müdahiller vekilleri davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların murisi ... "ın Yurt Bank A.Ş "nin İzmir Şubesinde hesapları olduğu, off-shore işlemi yapıldığı ve daha sonra bankanın ... "ye devredildiği, bilahare İNG Bank A.Ş "ye devri sırasında parasının ödenmediğini, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/102 esas ve 2005/100 karar sayılı dosyasından Yurt Bank çalışanları aleyhine karar verildiği gerekçesiyle 1.250 TL"nin 07/10/1999 - 11/11/1999 tarihleri arasında 1.250 TL üzerinden, 11/11/1999 - 16/12/1999 tarihleri arasında 1.151,71 TL matrah üzerinden, 16/12/1999 tarihinden sonra ise borç ödeninceye kadar avans faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1.250 TL"nin 12/11/1999 - 17/12/1999 tarihine kadar 1.250 TL üzerinden 17/12/1999 tarihinden borç ödeninceye kadar 1.103,71 TL matrah üzerinden, ayrıca 1.250 TL"nin 17/12/1999 tarihinden borç ödeninceye kadar avans faiziyle (toplam 3.750 TL"nin) davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı banka vekili, fer’i müdahil ... vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ...Ş. ve fer’i müdahiller ... ve OYAK vekillerinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 294 ve devamı (Mülga HUMK’nun 382 ve devamı) maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Hüküm açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, yazılacak kararın gerekçesiyle hüküm kısmı arasında bütünsellik esastır. Başka bir anlatımla, gerekçe ile hüküm birbirine bağlı olup, çelişki bulunmaması gerekir.
    Davacı, murisi ..."ın Yurt Bank A.Ş. İzmir Şubesi’nde 07/10/1999 tarihinde 1.250,00 TL, 12/11/1999 tarihinde 1.250,00 TL ve 07/12/1999 tarihinde 1.250,00 TL olmak üzere 3 ayrı hesaba yatırılan toplam 3.750,00 TL’nin hesap açma tarihlerinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 2/2 maddesi uyarınca ticari işlerde uygulanan avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dosyada alınan 31/07/2017 tarihli bilirkişi raporunda, dava konusu herbir hesap kendi içerisinde, paranın hesaba yatırıldığı tarih ile davacıya ilgili hesaptan yapılan ödemelerin miktar ve tarihleri dikkate alınarak, alacak ve faizleri ayrı ayrı değerlendirilmiş, mahkemece de bilirkişi raporundaki tespit dikkate alınarak hüküm kurulmuştur. Davacının, hesaba yatırılan miktarları esas alarak tahsil hükmü kurulması talep ettiği nazara alındığında, mahkemece davacıya yapılan ödemelerin bulunduğu da tespit edilmesine rağmen, davanın tam kabulü yönünde hüküm tesis etmesi doğru olmadığı gibi, alacak miktarına yönelik hüküm bölümü de infazda tereddüt yaratacak niteliktedir.
    2-Ayrıca, davaya konu uyuşmazlık, gerek 6762 sayılı Kanun’un 4 ve 21/2. maddeleri ve gerekse de 6102 sayılı Kanun’un 4. ve 19. maddeleri açısından ticari iş niteliğinde ise de, 3095 sayılı Yasa’nın 2/3. maddesinde, arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizinin, TCMB"nin kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranı olduğu belirtilmiş iken 15.12.1999 tarih ve 4489 sayılı Yasa ile 3095 sayılı Yasa’da yapılan değişiklik ile, 01/01/2000 tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanacak temerrüt faiz oranı, TCMB"nin kısa vadeli avans işlemlerine uyguladığı faiz oranı olarak değiştirilmiştir. Bu durumda, kabul biçimine göre mahkemece, davacıya yapılan ödemeler de dikkate alınarak, davalıdan tahsili gereken meblağa paranın yatırıldığı tarihten 01/01/2000 tarihine kadar reeskont oranında temerrüt faizi, bu tarihten sonra ise avans işlemlerine uygulanan faiz oranında temerrüt faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde faize hükmedilmesi de doğru olmamıştır.
    3- 5411 sayılı Kanun"un 140. maddesi uyarınca, davalı ...Ş.’nin harçtan muaf olmasına rağmen, hüküm bölümünde yazılı şekilde harçtan sorumlu tutulması da doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. ve fer’i müdahiller ... ve OYAK vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2 ve 3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. ve fer’i müdahiller ... ve OYAK vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile kararın adı geçen davalı ve fer’i müdahiller yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı bankaya iadesine, 12/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi