Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2391
Karar No: 2019/4356
Karar Tarihi: 12.06.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/2391 Esas 2019/4356 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/2391 E.  ,  2019/4356 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA



    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/11/2017 tarih ve 2015/823-2017/1397 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacı şirketin sektörde tanınmış bir finans şirketi olduğunu, özel olarak “kaldıraçlı döviz işlemleri” işini gerçekleştirdiğini, yatırımcılar ile birebir ilişkili olan şirketin müşteri portföyünün, ticari kararlarının, müşteri bilgilerinin şirket bakımından hayati önem taşıdığını, 02.07.2010 tarihinde şirkette müşteri temsilcisi olarak işe başlayan davalı ile 1 yıl süreli rekabet etmeme sözleşmesi imzalandığını, davalının 18.01.2012 tarihinde işten istifa ederek ayrıldığını, ancak davalının sözleşme hükmüne aykırı hareket ederek davacı ile rekabet halinde olan Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş. şirketinde çalışmaya başladığını ileri sürerek fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL"nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşmenin sona erdiği 18/01/2012 tarihi itibariyle yürürlükte olan 6098 Sayılı TBK"nın Rekabet Yasağıyla ilgili 444 ve 445/1. maddelerine göre değerlendirileceği, davalının bir yıl müddetle rekabet etmeme yasağı altına girdiği sözleşmede yer almakta ise de bu sürenin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde geçerli olduğu beyan edilmekle davalının ekonomik özgürlüğünü ve anayasada güvence altına alınan çalışma özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte olduğu, sözleşmede yer, zaman, mekan, iş türü, bölge gibi sınırlayıcı hükümlere yer verilmediği, dava konusu cezai şarta dayalı hükmün hakkaniyete aykırılık oluşturduğu ve geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 8,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 12/06/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
    KARŞI OY
    Dava, rekabet yasağına aykırılık nedeniyle cezai şart tahsili istemine ilişkindir. Konuya ilişkin yasal düzenlemeler 818 sayılı BK"nın 348 vd. maddeleri ile 6098 sayılı TBK"nın 444 vd. maddelerinde yer almaktadır. Taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin sona erdiği 18.1.2012 tarihi ve 6098 sayılı Kanunun yürürlüğüne ilişkin 648. maddesi gözetildiğinde, somut olaya, 818 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanması gerekmekte olup mahkemenin yanılgılı değerlendirme sonucu somut olaya 6098 sayılı Kanun hükümlerini uygulaması yerinde değilse de bu yanlışlık sonuca doğrudan etkili bulunmadığından üzerinde durulmayacaktır.
    Ancak, söz konusu yasal düzenlemelerle mer"i hukuk düzeni içerisinde yerine bulan ve kısaca rekabet yasağı olarak adlandırılan bu sözleşmelerin, sözleşme serbestisi kapsamında ve fakat kanunun sınırlayıcı hükümleri dahilinde düzenlendikleri sürece sonuç doğurucu nitelikte oldukları kuşkusuzdur. Bu bağlamda, söz konusu hükümlerin Anayasamızın çalışma hürriyetine ilişkin hükümleri ile bağdaşmadığı şeklinde bir kanaatin olması halinde, bu hususun, Anayasa Mahkemesinde yöntemince ileri sürülmesi gerektiği görüşündeyiz. Bu nedenle, bu yönde bir başvuru yapılmaksızın mezkur yasa hükümlerine uygun sözleşmelerin ayrıca bir anayasa süzgecinden geçirilmesi suretiyle geçerli olup olmadıklarının tartışılmasının doğru olmadığı kanısındayız.
    Öte yandan, rekabet yasağının ancak işveren şirketin faaliyet alanı ile sınırlı bir biçimde belirlenebilmesi söz konusu iken, somut olayda tüm Türkiye olarak belirlenmiş olması nedeniyle 818 sayılı Kanunun 349. maddesi uyarınca muteber olmadığı ileri sürülebilirse de, davalı çalışan, davacı şirketteki görevinden istifa ettikten çok kısa bir süre sonra davacı şirket ile aynı ilde ve alanda faaliyet gösteren rakip bir şirkette, üstelik aynı pozisyonda çalışmaya başlamış olup bir an için coğrafi alan sınırlaması bakımından bir geçersizliğin söz konusu olduğunun kabulü halinde dahi, davalı yanca geçersizlik savunmasında bulunulmasının açıkça hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olmakla nazara alınmaması gerektiğinin gözden kaçırıldığı düşüncesindeyiz.
    Tüm bu nedenlerle, yerel mahkeme kararının davacı lehine bozulması gerektiği görüşü ile Daire çoğunluğunun aksi yöndeki kararına katılamıyoruz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi