Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2581
Karar No: 2019/4355
Karar Tarihi: 12.06.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/2581 Esas 2019/4355 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/2581 E.  ,  2019/4355 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA


    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 05/02/2018 tarih ve 2016/485-2018/94 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı banka vekili, fer"i müdahil vekili, ihbar olunan ... tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının Yurt Security Off Shore Bank Ltd.’ne 19.10.1999 tarihinde 3686 no lu vadeli hesaba 38.603,474 TL tutarında ve 01.09.1999 tarihinde 1188 nolu vadeli hesaba 59.000 TL tutarında mevduat yatırdığını, banka yönetimine 21.12.1999 tarihinde BDDK tarafından el konularak yönetiminin TMSF’ ye devri üzerine yatırılan mevduatın sigorta kapsamında olmadığından ödenemeyeceğinin bildirildiğini, Sümerbank A.Ş. yönetimine BDDK tarafından el konulmasını takiben bankacılık yapma ve mevduat kabul etme izni kaldırıldığını, davalı bankanın alacağı işlemiş faizi ile birlikte iade etmekle yükümlü olduğunu ileri sürerek 38.603.474 TL’ nin 19.10.1999 tarihinden ve 59.000 TL" nin 01.09.1999 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, fer’i müdahil vekili ve ihbar olunan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamada mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının ve onun durumundaki off-shore hesaplarına para yatıran kişilerin Yurtbank A.Ş yöneticileri tarafından iradelerinin fesada uğratıldığı, Yurtbank A.Ş. tüzel kişiliğinin Yurt Security Off-Shore Bank Ltd. Şti. adlı bankanın paravan bir banka olduğunu bildiği, buna rağmen bu banka adına mevduat toplamak suretiyle davacının zararına sebep olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 59.000 TL "nin 01/09/1999 tarihinden 38.603,47 TL "nin 19/10/1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, 08/12/1999 tarihinde davacıya ödenen 10.590 TL "nin toplam alacaktan tenziline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı banka vekili, fer’i müdahil vekili, ihbar olunan ... temyiz etmiştir.
    1- Bir davada kararı temyiz etme hakkı, yalnız taraflara veya hüküm ile kendisine mükellefiyet yüklenen veya bir hakkı ihlal edilen kimseye veyahut kanunun açıkça belirttiği mercilere aittir. Temyiz isteminde bulunan Ordu Yardımlaşma Kurumu davada ihbar olunan konumunda olup, karar başlığında davalı olarak gösterilmemiş, aleyhine de hüküm kurulmamıştır. O halde, ihbar olunan Ordu Yardımlaşma Kurumu vekilinin kararı temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığından temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalı ING Bank A.Ş. ile fer’i müdahil TMSF vekilinin temyiz itirazlarına gelince, davacı, davalı Yurt Bank A.Ş."nin çalışanlarının yönlendirmesi ile parasını Yurt Security Off Shore Ltd."ye gönderdiğini, bu nedenle davalının kusurlu olduğunu belirterek bankaya yatırdığı paranın tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemenin 11/02/2013 tarihli davanın reddine ilişkin kararı, Dairemiz’in 29/09/2014 tarih 2013/10822-2014/14667 sayılı kararı ile kesin hükmün varlığının söz konusu olmadığı, ilk davanın varlığı halinde ancak derdestliğin söz konusu olabileceği, bu durumun da ilk davadaki müddeabih miktarı olan 1.000,00 TL için geçerli olacağı ve mahkemece bakiye alacak kesimi için dahi yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
    Dosyada alınan 20/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda, davacının Yurtbank A.Ş. hesabına 19.10.1999 tarihinde 38.603,47 TL ve 01.09.1999 tarihinde 59.000,00 TL havale yaptığı, 08.12.1999 tarihinde ise toplam 10.590,00 TL’nin davacıya ödendiği, yapılan ödemenin alacaktan tenzil edilmesi gerektiği belirtilmiş, daha önce derdest kabul edilen İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2003/1545 sayılı dosyasına konu davanın akıbeti ile eldeki davaya etkisi değerlendirilmemiş ve mahkemece rapor hükme esas alınmıştır. Bu durumda, mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmesine rağmen, bozma gereği yerine getirilmeden, denetime elverişli olmadığı anlaşılan bilirkişi raporuna dayanarak eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    3- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 294 ve devamı (Mülga HUMK’nun 382 ve devamı) maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği etraflıca düzenlenmiştir. Hükmün açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi gerekmektedir. Temyize konu mahkeme kararının hüküm bölümü 2. bendinde " davacıya ödenen miktarın toplam alacaktan tenziline" şeklinde hüküm kurulması az yukarda açıklanan yasa hükmüne aykırı olduğu gibi infazda tereddüt yaratacak niteliktedir. Davalıdan tahsili gereken miktarın davadan önce yapılan ödemelerin asıl alacaktan mahsubu neticesinde belirlenerek davalıdan ne miktar tahsil edileceğinin hüküm yerinde açıkça gösterilmemesi kabul şekli bakımından da doğru değildir.
    4-Öte yandan yine kabul şekline göre, davaya konu uyuşmazlık, gerek 6762 sayılı Kanun’un 4 ve 21/2. maddeleri ve gerekse de 6102 sayılı Kanun’un 4. ve 19. maddeleri açısından ticari iş niteliğinde olup, 3095 sayılı Yasa’nın 2/3. maddesinde, arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizinin, TCMB"nin kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranı olduğu belirtilmiş, 15.12.1999 tarih ve 4489 sayılı Yasa ile 3095 sayılı Yasa’da yapılan değişiklik ile, 01/01/2000 tarihinden itibaren ticari işlerde uygulanacak temerrüt faiz oranı, TCMB"nin kısa vadeli avans işlemlerine uyguladığı faiz oranı olarak değiştirilmiştir. Bu durumda, davalıdan tahsili gereken meblağa paranın yatırıldığı tarihten 01/01/2000 tarihine kadar reeskont oranında temerrüt faizi, bu tarihten sonra ise avans işlemlerine uygulanan faiz oranında temerrüt faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde faize hükmedilmesi doğru olmamıştır.
    5- Ayrıca, davalı banka 5411 sayılı Kanun"un 140. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğu halde harç ile sorumlu tutulması da doğru olmamıştır.
    6- Bozma sebep ve şekline göre, davalı ING Bank A.Ş. ve fer’i müdahil TMSF vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle ihbar olunan ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, ( 2, 3, 4 ve 5.) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ING Bank A.Ş. vekili ile fer’i müdahil TMSF vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile kararın anılan davalı ve fer’i müdahil yararına BOZULMASINA, (6) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı ING Bank A.Ş. vekili ile fer’i müdahil TMSF vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 12/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi