11. Hukuk Dairesi 2018/3097 E. , 2019/4351 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 13/02/2018 tarih ve 2014/1004-2018/91 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin ayrı ayrı davacı ve davalı İski vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket nezdinde Sınai-Ticari Yangın Sigorta Poliçesi ile sigortalı olan dava dışı sigortalısına ait işyerinde bölgede aşırı yağan yağışlara bağlı olarak rögarların taşması sonucunda sel sularının binadan içeri girdiğini, depoda bulunan dava dışı sigortalıya ait emtiaların hasara uğradığını, işbu hasardan davalının sorumlu olduğunu ve olay nedeniyle dava dışı sigortalıya 87.709,56 TL ödendiğini, TTK’nın 1301. maddesine göre sigortalısının haklarına halef olduğunu ileri sürerek, bu bedelin reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı İSKİ vekili, işbu davada adli yargının görevli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... San. Bölgesi vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece uyulan bozma ilamı, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yağış sularının toplanması yerleşim yerlerinden uzaklaştırılması ve zararsız bir biçimde boşaltma yerine ulaştırılması yetkisi İSKİ"ye ait olduğu, bu yetkinin OSB"ye devredildiğine ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığı, OSB sınırları içerisinde su satma ve atık su kullanım bedeli alma yetkisi İSKİ"de olduğu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile İSKİ arasında yapılan su ve kanalizasyon hizmetleri işbirliği protokolünün 13. maddesinde her Belediye şube müdürlüğünün, dolayısıyla bu statüde olan OSB"lerin, sadece kendi sorumluluk sahası içerisindeki ızgaraların temizlenmesinden ve devamlı temiz bulundurulmasından sorumlu oldukları belirtildiği, 08/09/2007 tarihinde OSB ana yolundaki rögarların taşması sonucunda meydana gelen zarardan dolayı İSKİ"nin sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın İski bakımından kabulü, OSB bakımından reddi ile 87.709,56 TL"nin 06/03/2008 temerrüt tarihinden itibaren değişebilir oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı İSKİ’den tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davacı ve davalı İSKİ vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1-Dava, “Sınai-Ticari Yangın Sigorta Poliçesi” ile sigortalı olan dava dışı sigortalıya ait işyerinde, bölgede yeterli drenaj sistemi bulunmaması ve aşırı yağışlara bağlı olarak rögarların taşması ile sel sularının binadan içeri girmesi sonucunda davacının sigortalısının işyerinde oluşan zararın rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, rögar taşması sonucu hasarın meydana geldiği, taşan rögarın ise ana rögar olduğu ve davalı İSKİ sorumluluğunda bulunduğu belirlenmişse de; yapılan “OSB ana yolundaki rögar” tespitinin afaki olduğu anlaşılmaktadır. Zira rögar ve kanallara ilişkin herhangi bir proje incelemesi yapılmaksızın OSB ana yolundaki rögar değerlendirmesi ile İSKİ’nin sorumluluğuna hükmedilmiştir. Bununla birlikte OSB içerisindeki yağmur suyu atıklarının hangi kanal ile bölgeden uzaklaştırılacağı, bunun kurulum ve bakımının hangi davalının sorumluluğunda olduğu, bu sorumluluğun maddi olaya etkisi konusunda 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu, 2560 Sayılı İstanbul Su Kanalizasyon İdaresinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun ve taraflar arasında akdedilen ve dosya içerisinde mevcut olan protokoller birlikte incelenerek oluşan sonuca göre sorumluluğa hükmetmek yerine, anılan mevzuat değerlendirilmeksizin ve sorumlulukların dağıtımına ilişkin farklı hükümler içeren protokollerin hangisinin somut olaya uygulanması gerektiği belirtilmeksizin, karar verilmesi doğru olmamış, anılan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
2- Ayrıca davalı İSKİ sigortalının, OSB içerisinde antrepo işiyle iştigalinin mevzuata uygun olmadığından bahisle kusurlu olduğunu savunmuş olup; mahkemece bu hususa ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadan karar verilmesi de doğru olmamış, kararın bu nedenle dahi bozulması gerekmiştir.
3- Bozma sebep ve şekline göre, davalı İSKİ vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı ve davalı İSKİ vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden taraflar yararına (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı İSKİ yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı İSKİ vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 12/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.