MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun basit cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet, diğer atılı suçtan beraat

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla getirilen düzenlemeler de gözetilip dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kayden 02.10.1997 doğumlu olup suç tarihinde on beş yaşını doldurmasına az bir süre kalan mağdurenin yaşına itiraz edilmesi, tescilin yaklaşık altı yıl sonra yapılması, mernis doğum tutanağında hastane doğumlu olmadığının belirtilmesi ve... Devlet Hastanesinin 03.12.2012 tarihli yazısında mağdurenin doğum kayıtlarının bulunmadığının bildirilmesinin ardından mahkemece mağdurenin yaşına ilişkin ....Devlet Hastanesinden aldırılan 28.12.2012 tarihli raporda yaşının on altı yaş ile uyumlu olduğu belirtilmesine rağmen söz konusu raporun radyoloji uzmanı olan tek hekim tarafından düzenlendiğinin anlaşılması karşısında, suçların niteliği ile oluşumuna etkisi bakımından mağdurenin dosya içerisinde yer alan grafileri eklenmek suretiyle radyoloji uzmanının da bulunduğu sağlık kurulundan rapor alınması ve gerektiğinde Adli Tıp Kurumundan da görüş alınarak suç tarihindeki gerçek yaşı bilimsel olarak saptandıktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de,
Sanığın on beş yaşından küçük olup yaşı itibariyle rızasının hukuki geçerliliği bulunmayan mağdureyi birden çok kez metruk binaya götürüp basit cinsel istismarda bulunduğu tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından mevcut haliyle eylemin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu oluşturduğu gözetilerek 5237 sayılı TCK"nın 109/2, 109/3-f, 109/5 ve 43. maddeleri gereğince cezalandırılması yerine mağdurenin rızası olduğu gerekçesiyle beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı ile sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.