8. Hukuk Dairesi 2016/929 E. , 2016/1172 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti
H.. H.. ile .. aralarındaki muhdesatın tespiti davasının kabulüne dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı .. vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, dava konusu... ada ... parsel üzerindeki yapıların vekil edenine ait olduğunu ileri sürerek muhdesatın tespitini istemiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece davanın kabulüne, taşınmaz üzerindeki muhdesatın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; muhdesat tespiti isteğine ilişkindir.
1- Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller değerlendirilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına. ..."ye ait taşınmaz üzerindeki yapıların davacı tarafından meydana getirildiği, taşınmazın ... Barajı kamulaştırma alanında kaldığı anlaşıldığına göre, davalı vekilinin aşağıda gösterilen neden dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (4721 s.lı TMK 684/1 m). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK 718 m). 22.12.1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukuku"nda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez.
.//..
Ne var ki; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir.
Somut olayda; mahkemece muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın aidiyetine karar verilmesi doğru değilse de, bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, muhdesatın tespitine ilişkin yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün 1. fıkrasındaki "....davacıya aidiyetinin..." ifadelerinin hüküm yerinden çıkartılmasına, bunun yerine "...davacı tarafından meydana getirildiğinin..." ibarelerinin eklenmesine, hükmün bu kısmının 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davalı Hazine vekilinin diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"nun 440/1. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 26.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.