(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2020/9180 E. , 2021/3643 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın onanmasına ilişkin yukarıda belirtilen ilamın karar düzeltme yolu ile incelenmesi ... vd. tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında, ... ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda ... adına kayıtlı bulunan eski 271 parsel sayılı 6.700,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 428 ada 89 parsel numarasıyla ve Kadastro Komisyon Kararı uyarınca 10.049,68 metrekare yüzölçümlü olarak; davacılar ... ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 289 parsel sayılı 14.800,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 428 ada 91 parsel numarasıyla ve Kadastro Komisyon Kararı uyarınca 13.615,75 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına kayıtlı bulunan eski 270 parsel sayılı 6.400,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 428 ada 92 parsel numarasıyla ve Kadastro Komisyon Kararı uyarınca 6.078,20 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı ... ve müşterekleri, adlarına kayıtlı bulunan 428 ada 91 parsel sayılı taşınmazın, komşu aynı ada 89 ve 92 parsel sayılı taşınmazlarla olan sınırının yanlış tespit edildiğini ileri sürerek dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, dava konusu 428 ada 89, 91 ve 92 parsel sayılı taşınmazların uygulama kadastro tespiti gibi tapuya tescillerine karar verilmiş; hükmün, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine onanmasına karar verilmiş; davacılar vekili tarafından bu kez de karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Mahkemece, nizalı taşınmazların kuzeybatı sınırında, uygulama kadastrosunda tespit edilen sınırının eski tarihli hava fotoğraflarında bulunduğu, uygulama kadastrosundan hemen öncesine kadar tarafların bu sınıra göre taşınmazlarını kullandıkları, ilk tesis kadastrosundaki sınırda yapılan kazıntı nedeniyle sınırlandırma, ölçüm ve tersimat hatasının yapıldığı, uygulama kadastrosunda bu hatanın usulünce giderildiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
Davacı taraf; yörede yapılan 22/2-a çalışmaları sırasında taşınmazlar hakkında düzenlenen 22/2-a tespit tutanaklarının, tesis kadastrosuna ait pafta sınırları ile aynı olduğu halde, tutanaklara komisyon nezdinde yapılan itirazlar sonucunda, kadastro komisyon kararı ile tesis kadastrosuna aykırı olacak ve mülkiyet değişikliğine yol olacak şekilde dava konusu taşınmazlara ait paftanın farklı şekilde çizildiği iddiasıyla dava açmıştır.
3402 sayılı Yasa"nın 22/2-a maddesi gereğince, kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, tersimat ve hesaplamalardan doğan fenn"i hatalar ile bundan kaynaklanan yüzölçümü hatası düzeltilebilir. Düzeltme işlemi ile, kadastro tespiti sırasında kesinleşen mülkiyet durumunu değiştirecek şekilde uygulama yapılamaz. Mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm, açılacak olan tapu iptali ve tescil davasıdır. Bu tür davalarda mahkemece yapılacak iş, uygulama kadastrosunun usul ve yasaya uygunluğu ile uygulanma kabiliyeti bulunup bulunmadığını denetlemekten ibaret olup, taraflar arasındaki fiili sınıra göre düzeltme işlemi tesisi değildir.
Mahkemece, dosyaya ibraz edilen fen bilirkişi raporu esas alınarak 22/2-a çalışmalarının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir. Hükme esas fen bilirkişi raporu incelendiğinde; rapora göre, ilk tesis kadastrosu sırasında ölçü, sınırlandırma ve tersimat hatası yapıldığı, kadastro komisyon kararı ile belirlenen sınırın 1972, 1992 tarihli hava fotoğraflarında da bulunduğu, 22/2-a çalışması ile Komisyonca oluşturulan sınırın doğru olduğu bildirilmiş ise de rapora ekli ek-2 krokide yapılan 22/2-a ve tesis kadastrosuna ilişkin çakıştırma işleminin incelenmesinde, 22/2-a tespit tutanaklarının, tesis kadastrosuna ait pafta sınırları ile neredeyse aynı olduğu halde, tutanaklara komisyon nezdinde yapılan itirazlar sonucunda verilen kadastro komisyon kararı ile tesis kadastrosuna aykırı olacak ve mülkiyet değişikliğine yol açacak şekilde, fiili kullanım sınırları esas alınarak değişiklik yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bu rapor 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/2-a maddesi ve bu madde uyarınca yürürlüğe giren "Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik" hükümlerine de uygun bulunmadığından, Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların uygulama kadastrosu komisyon tutanaklarının iptali ile uygulama kadastrosunda belirtilen yüzölçümleri ile tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, uygulama kadastro komisyon kararının doğru olduğu kabul edilerek, taşınmazlar hakkında komisyon kararı olduğu hususu gözden kaçırılmak suretiyle kendi içerisinde çelişkili bir hüküm de yaratılmak suretiyle; “davanın reddi ile çekişmeli taşınmazların uygulama kadastro tespiti gibi tapuya tescillerine" karar verilmiş olması isabetsiz olup, hükmün açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekirken sehven onandığı anlaşılmakla; davacıların karar düzeltme istemleri yerinde görüldüğünden kabulü ile Dairemizin 29.06.2020 tarih ve 2020/113-2357 Esas-Karar sayılı onama ilamının ortadan kaldırılmasına ve hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde iadesine, 13.04.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.