Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/10435 Esas 2018/3643 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10435
Karar No: 2018/3643
Karar Tarihi: 14.05.2018

Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/10435 Esas 2018/3643 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir sanığın eski çalışanı olan müştekinin bilgisayarlarını ve para çaldığı gerekçesiyle aralarında husumet bulunduğu ve sanığın iş yerinde müştekiyi sopayla yaraladığı ve kapıyı üzerinden kilitleyerek alıkoyduğu olayda, sanığın müştekiye yönelik gerçekleştirdiği yaralama eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebir unsuru içinde kaldığı gözetilerek, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan da mahkûmiyetine karar verildiği bildirildi. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 109/2 ve 109/3-a. maddeleri gereğince sanığın suçlu bulunarak cezalandırılmasına karar verildiği belirtildi. Ayrıca, sanık müdafiinin temyiz itirazlarına ilişkin kanuna aykırı bir durumun olmadığı görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 326. maddeleri uyarınca bozulmasına karar verildi.

14. Ceza Dairesi 2017/10435 E. , 2018/3643 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama suçlarından mahkûmiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olayın intikal şekli, savunma, müşteki beyanı ile hakkında düzenlenen adli muayene raporu ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanığın eski çalışanı olan müştekinin, çalıştığı dönemde iş yerinden bilgisayarları ile bir miktar paranın çalınması nedeniyle taraflar arasında husumet bulunduğu ve olay günü sanığın, konuşmak için çağırdığı işyerinde müştekiyi sopayla yaralayıp kapıyı üzerinden kilitleyerek alıkoyduğu anlaşıldığından, mevcut haliyle olayda sanığın, müştekiye yönelik gerçekleştirdiği yaralama eyleminin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun cebir unsuru içinde kaldığı gözetilerek 5237 sayılı TCK"nın 109/2 ve 109/3-a. maddeleri gereğince mahkûmiyeti yerine yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, toplam ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321 ve 326. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 14.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.