
Esas No: 2019/5535
Karar No: 2022/457
Karar Tarihi: 08.02.2022
Danıştay 3. Daire 2019/5535 Esas 2022/457 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/5535 E. , 2022/457 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/5535
Karar No : 2022/457
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı/...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına yapılan istinaf başvurusunun sonuçlandırıldığı ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, asıl borçlu ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden alınamayan 2012 yılına ait muhtelif kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla düzenlenen ... tarih ve ... takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Asıl Borçlu şirket adına 2012 yılının Haziran ila Ağustos dönemlerine ilişkin olarak yapılan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarını içeren 17/06/2016 tarihli ihbarnamelerin posta yoluyla tebliğ edilemediğinden bahisle ilanen tebliğ edildiği, yine şirket adına düzenlenen 18/05/2017 tarihli ödeme emrinin de aynı şekilde ilanen tebliğ edildiğinin görüldüğü, Mahkemelerinin ara kararıyla, İstanbul ve Sakarya Ticaret Sicil Müdürlüklerinden, asıl borçlu ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin ve ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Sakarya Şubesi'nin kuruluş ve sona erme tarihlerinin bildirilmesinin istenilmesi üzerine sunulan cevap yazılarının incelenmesinden, asıl borçlu ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi Sakarya şube iş yerinin 19/03/2014 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlanan ilanla kapatıldığı, şirket sicil kaydının ise 09/10/2015 tarihi itibarıyla 6102 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesi kapsamında re'sen terkin edildiği ve şirketin ihya edildiğine yönelik herhangi bir bilgi ve belgenin de bulunmadığı anlaşıldığından, tarhiyat aşamasında tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin, 6102 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesi kapsamında, bu maddeye özgü tasfiye sürecine tabi olup ticaret sicil kaydının silinmesinden önceki döneme isabet eden 2012 yılının ilgili dönemlerine ilişkin olmak üzere, şirket hakkında yapılan incelemeye istinaden, asıl borçlu şirket adına değil de şirketin uyuşmazlık konusu dönemlerdeki kanuni temsilcisi adına vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatının yapılması ve özel usulsüzlük cezası kesilmesi gerektiği, diğer bir deyişle ihbarnamelerinin ilgili dönemlerdeki kanuni temsilci adına düzenlenerek tebliğ edilmesi gerekirken, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ihbarnamelerinin şirketin son yasal temsilcisinin ikametgah adresinde tebligata çıkarıldığının görülmesi neticesinde, bahse konu vergi borcunun usulüne uygun şekilde kesinleştirildiğinden bahsedilemeyeceği sonucuna varıldığından, uyuşmazlık konusu vergi borcunun gecikme faiziyle birlikte tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Asıl borçlu şirket hakkındaki takibat işlemleri neticesinde şirket tüzel kişiliğinden herhangi bir tahsilatta bulunulmadığı, yapılan mal varlığı araştırmasında gayrimenkul ve menkul ya da herhangi bir taşıtına rastlanılmadığı, kamu alacağının şirketten tahsil imkanı kalmadığı için 6183 sayılı Kanun'da yer alan hükümler uyarınca 10/11/2010 ile 16/08/2012 tarihleri arasında şirket ortağı olan davacı adına hissesi oranında düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Asıl Borçlu ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin, adına ihbarnamelerin düzenlendiği 17/06/2016 tarihi ve ödeme emirlerinin düzenlendiği 18/05/2017 tarihinden önce 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7. maddesi uyarınca 09/10/2015 tarihinde ticaret sicilinden re'sen kaydının silindiği, şirketten tahsil edilemeyen 2012 yılının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası ve gecikme faizinden oluşan oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla davacı adına ... tarih ve ... takip numaralı ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 35. maddesinin limited şirket ortaklarının, şirketten tahsil imkanı bulunmayan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacağı ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bir şirketin borçlu kılınabilmesi ise ancak tüzel kişilik kazandığı tarih ile bu kişiliğin sona erdiği tarih arasındaki zaman diliminde olanaklıdır. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre de şirketlerin tüzel kişilikleri ticaret sicilinden silinmesiyle sona erer. Ticaret sicilinden kaydı silinen ve hukuksal varlığı sona eren bir kurumun bu tarihten sonra haklara sahip olması, borçlu kılınması, temsili, yargı yerlerinden hukuksal koruma istemesi mümkün olmayacaktır.
6183 sayılı Kanun'un yukarıda kuralına yer verilen 35.maddesi uyarınca, şirket ortaklarının tüzel kişiliğin borçları nedeniyle takip edilebilmesi için de öncelikle ortağı olduğu tüzel kişi adına usulüne uygun tarh ve tahakkuk ederek kesinleşmiş bir kamu alacağının bulunması gerekmektedir.
Olayda, asıl borçlu şirket adına ihbarnamelerin düzenlendiği 17/06/2016 tarihi ve ödeme emirlerinin düzenlendiği 18/05/2017 tarihinden önce tüzel kişilik sona ermiştir. Dava konusu ödeme emrinin dayanağı kamu alacağı, şirketin ticaret sicilinden kaydının silinmesinden sonra düzenlenen ihbarnameden kaynaklanmakta olup 09/10/2015 tarihi itibarıyla hukuk aleminden kalkmış olan şirket hakkında idari işlem tesisine ve bu işlemlerin hukuk düzeninde sonuçlar doğurmasına olanak bulunmadığından, davacının ortak olarak takibini gerektiren, usulüne uygun olarak tarh ve tahakkuk etmiş ve kesinleşmiş bir kamu alacağının varlığından söz edilemeyeceğinden ödeme emrini yazılı gerekçeyle iptal eden Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine ilişkin Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 08/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.