Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/5072 Esas 2021/3019 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5072
Karar No: 2021/3019
Karar Tarihi: 16.03.2021

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/5072 Esas 2021/3019 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıklar, dolandırıcılık suçundan TCK'nın çeşitli maddeleri gereğince 3 kez mahkum edilmiştir. Önceden hüküm giymiş sanıkların, bazı mağdurlarla uzlaşma sağlandığı ve bu nedenle düşme kararı verildiği ancak belirli mağdurların hükümden etkilenmediği anlaşılmaktadır. Bu mağdurlara yönelik dolandırıcılık suçları için hala zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulabileceği belirtilmiştir. Sanıkların bir sigorta şirketi acentesi olmadan diğer acenteler aracılığıyla sigorta poliçeleri düzenledikleri ve bazı mağdurlar için poliçe düzenleyerek menfaat sağladıkları iddia edilmektedir. Ancak doğrudan zarar görmeyen şirketlerin davaya katılamayacağı ve katılma kararının hukuken geçersiz olduğu, bu nedenle sanıkların şirketlere yönelik eylemlerinden dolayı mahkumiyetlerinin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. Kararda TCK'nın 157/1, 62/1, 50/1-a, 52/2-4 maddelerine atıfta bulunulmuştur.
15. Ceza Dairesi         2018/5072 E.  ,  2021/3019 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanıklar hakkında 3 kez TCK"nın 157/1, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında daha önce dairemizin bozma ilamı doğrultusunda, dosyanın tevdi edildiği uzlaştırma bürosunca yapılan işlemler sonucunda, katılanlar ..., ..., ..., ... ve Kilis 7 Aralık Üniversitesi ile sanıklar arasında uzlaşma sağlanması nedeniyle mahkemece düşme kararı verildiği ve sanıklar müdafiinin düşme hükümlerine ilişkin temyiz talebi bulunmadığı anlaşıldığından, yalnızca sanıkların katılan ... şirketlerine yönelik eylemlerinden dolayı verilen mahkumiyet hükümlerinin sanıklar müdafii tarafından temyiz edildiği tespit edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıklar hakkında, katılanlar ..., ... ve ..."e yönelik eylemlerinden dolayı uzlaştırma işlemleri yapılmadığı gibi, hükümde kurulmadığı yine katılanlar ..., ... ve ..."a yönelik eylemlerimden dolayı uzlaştırma işlemleri yapılarak, taraflar arasında uzlaşma sağlanmasına rağmen hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, sanıkların bu katılanlara yönelik dolandırıcılık suçlarından zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    Sanıkların, katılanlar ..., ... ve ... "ye yönelik nitelikli dolandırıcılık eylemlerinden dolayı mahal mahkemesinin 2011/21 esas 2012/74 karar sayılı dosyası kapsamında beraatlerine, diğer katılanlara yönelik eylemlerinden dolayı mahkumiyetlerine hükmedildiği, verilen mahkumiyet hükümlerinin sanıklar müdafii tarafından temyizi üzerine Dairemizce verilen 27.10.2016 gün ve 2016/3418 Esas, 2016/8108 Karar sayılı ilamı ile mahkum olan sanıklar yönünden ""Sanıkların sigorta acentesi olmadıkları halde acenteymiş gibi poliçe kestiklerinin anlaşılması karşısında, sanıkların eylemlerinin serbest meslek faaliyeti kapsamında değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı, eylemlerin 5237 sayılı TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeyerek yazılı şekilde hükümler kurulmasının kanuna aykırı olduğu"" gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği, ancak sanıklar müdafiinin 2012 yılındaki karara yönelik temyizinin kapsamına ve dairemizin ilk bozma ilamına göre beraat eden sanıklar yönünden kararın kesinleştiği dikkate alındığında; sanıklar hakkında katılanlar ..., ... ve ..."ye yönelik eylemlerinden dolayı verilen ve kesinleşen beraat hükümlerine rağmen, bu katılanlara yönelik eylemleri de kapsayacak şekilde uzlaştırma işlemleri yapılarak katılanlar ..., ... ve ... "ye yönelik eylemler için yeniden verilen hükümlerin hukuki değerden yoksun olduğu anlaşılarak yapılan incelemede,
    Sanıkların herhangi bir sigorta şirketinin acentesi olmadan başka acenteler aracılığı ile Güneş Sigorta, Aviva, Axa Oyak ve Ergo İsviçre sigortanın poliçelerini düzenleterek sattıkları Çevik Sigorta isimli işyerini işlettikleri, sanıkların katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve Kilis 7 Aralık Üniversitesi, müştekiler ..., ... ve ... adına sigorta poliçesi düzenlemedikleri halde düzenlemiş gibi poliçe düzenleyerek menfaat temin ettikleri iddia edilen olayda; doğrudan zarar görmeyen katılan ... Şirketlerinin davaya katılamayacağı ve bu sebeple verilen katılma kararının hukuken geçersiz ve yok hükmünde olacağı, bu şekilde verilen katılma kararının da uzlaştırma işlemlerinde taraf olma hakkı vermeyeceğinin anlaşılması karşısında, yargılamaya devam etmek suretiyle, sanıkların sigorta şirketlerine karşı bir hileli hareket olmadığı gibi şirketler aleyhine bir zarar da doğmadığı dikkate alındığında şirketlere yönelik eylemlerinden dolayı beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükümedilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık ... ve ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.