20. Ceza Dairesi 2019/6423 E. , 2020/3003 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli, 2018/333 esas ve 2018/1159 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 12/11/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında 20/04/2014 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 18/09/2014 tarihli 2014/11483 soruşturma, 2014/23 sayılı karar ile; beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, aynı Kanun"un 191/4. maddesi gereğince erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın 19/09/2014 tarihinde infazı için Elazığ Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, kamu davası açılmasının ertelenmesi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın şüpheliye Siverek Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumunda 14/07/2015 tarihinde tutanakla tebliğ edildiği,
2-Diyarbakır Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce denetimli serbestlik tedbirinin infaz edildiği, şüphelinin tedbir kararının gereklerine uyarak 24/11/2015 tarihinde infazın tamamlandığı,
3- Şüphelinin 12/11/2017 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine, Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığınca erteleme kararı kaldırılarak ve şüphelinin 20/04/2014 ve 12/11/2017 tarihli eylemlerine ilişkin her iki soruşturma evrakı birleştirilerek 13/02/2018 tarihli, 2017/19682 soruşturma, 2018/951 esas ve 2018/704 sayılı iddianame ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Elazığ 2.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
4- Kanun yararına bozma istemine konu Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli ve 2018/333 esas, 2018/1159 sayılı kararı ile; “dava şartı gerçekleşmediğinden, 5271 sayılı Kanun’un 223/8 maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine, Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığının 18/09/2014 tarih 2014/11483-23 Soruşturma-Karar sayılı Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi kararının sanığa yöntemince tebliği ve kesinleşmesi halinde yöntemince infaz edilmesi, sonucuna göre sanık hakkında dava açılıp açılmayacağının tayin ve tespit edilmesi için dosyanın Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine” karar verildiği, kararın 05/10/2018 tarihinde kanun yoluna gidilmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18/09/2014 tarihli ve 2014/11483 soruşturma, 2014/23 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin erteleme süresi içerisinde atılı suçu yeniden işlemesi nedeniyle kamu davası açılması üzerine, kovuşturma şartının gerçekleşmediğinden bahisle kamu davasının düşürülmesine dair Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli , 2018/333 esas ve 2018/1159 sayılı kararı kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre;
1-Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli kararı ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair kararın sanığa usulüne uygun olarak tebliğ edilmeden dosyanın denetimli serbestlik müdürlüğüne gönderildiğinden bahisle düşme kararı verilmiş ise de; kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair kararın sanığın cezaevinde olması nedeniyle Siverek T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü aracılığı ile tebliğ edildiği, sanığın erteleme süresi içerisinde 12/11/2017 tarihinde hükümlü olarak bulunduğu cezaevinde esrar maddesi ile yakalandığı ve atılı suçu yeniden işlediğinden bahisle hakkında iddianame düzenlendiği anlaşıldığından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/5. maddesinde yer alan, “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, somut olayda mahkemesince yargılamaya devamla esasa ilişkin bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde düşme kararı verilmesinde,
Kabule göre de;
2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesinde yer alan, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında yer alan, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde hüküm çeşitlerinin tahdidi olarak sayıldığı, somut olayda mahkemesince açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında geçerli tebligat işlemleri yapıldıktan sonra müracaat etmesi halinde denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi, denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
İsabet görülmemiştir.” denilerek Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli ve 2018/333 esas, 2018/1159 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
İncelenen dosya içeriğine göre;
1-Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen ve 14/07/2015 tarihinde Siverek T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aracılığı ile şüpheliye tebliğ edilerek itiraz edilmeksizin kesinleşen 18/09/2014 tarihli ve 2014/11483 soruşturma, 2014/23 sayılı beş yıl süre ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve şüphelinin bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına ilişkin kararın infaz edilerek denetimli serbestlik tedbiri dosyasının kapatılmasından sonra, şüphelinin 12/11/2017 tarihinde yeniden uyuşturucu madde ile yakalandığı, şüphelinin beş yıllık erteleme süresi içerisinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiasıyla hakkında kamu davası açıldığı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesinde yer alan, "Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında ... beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir." ve 191/4. fıkrasında yer alan, “Kişinin, erteleme süresi zarfında;
a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,
b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,
c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hâlinde, hakkında kamu davası açılır.” ve anılan maddenin 5. fıkrasındaki, "Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz." şeklindeki düzenlemeler dikkate alındığında, sanığın kendisine tebliğ olunan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmesinden sonra 5 yıllık erteleme süresi içerisinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurması nedeniyle, hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 191.maddesinin 4. fıkrasının b) bendinde yer alan emredici hüküm nedeniyle kamu davası açıldığı anlaşıldığından, mahkemece kamu davasında yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçe ile düşme kararı verilmesi kanuna aykırı olduğu gibi;
Kabule göre de;
2-5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/1. maddesindeki; “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında yer alan, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklindeki düzenlemeler ile hüküm çeşitlerinin tahdidi olarak sayıldığı, somut olayda mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden durma kararı verilerek, şüpheli hakkında geçerli tebligat işlemleri yapılarak denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi, denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde düşme kararı verilmesi de kanuna aykırıdır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, sanığın kendisine tebliğ olunan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmesinden sonra 5 yıllık erteleme süresi içerisinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurması nedeniyle, hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191.maddesinin 4.fıkrasının b) bendinde yer alan emredici hüküm nedeniyle kamu davası açıldığı anlaşıldığından, mahkemece kamu davasında yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçe ile düşme kararı verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlerle,
Sanık hakkında verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından sonra erteleme süresi içerisinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu iddiasıyla 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesinin 4. fıkrasının b) bendi uyarınca açılan kamu davasında, yargılamaya devam edilerek esas hakkında bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yerinde olmayan gerekçe ile düşme kararı verilmesi kanuna aykırı
olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Elazığ 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2018 tarihli ve 2018/333 esas, 2018/1159 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
17/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.