4. Hukuk Dairesi 2020/958 E. , 2021/3446 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ceyhan 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 03/08/2015 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/11/2017 günlü karara karşı davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; davalının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/03/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili; 30/01/2015 tarihinde, davalı sürücünün tek taraflı trafik kazası sonucunda araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin vücudunun çeşitli yerlerindeki kırıklar nedeniyle belden aşağısının felç kaldığını ve ömür boyu yürüme yeteneğini yitirdiğini belirterek 200.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davacının tamamen kendi ısrarı ile müvekkilinin yönetimindeki araçta bulunduğunu, müvekkilinin davacıyı emniyet kemeri takması konusunda uyarmasına rağmen davacının emniyet kemerini takmadığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda bir kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile 50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince, davalı tarafın manevi tazminatın miktarının fazla olduğuna ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak davanın kısmen kabulü ile 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 362/1.a maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 6763 Sayılı Kanunun 44. maddesiyle HMK"ya eklenen EK-Madde 1"de öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2018 yılı için 47.530,00 TL"dir.
Somut olayda; davacı vekili, dava dilekçesinde 200.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuş, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile 50.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; davalının istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince kabulü ile karar kaldırılarak, yeniden hüküm tesisi ile davanın kısmen kabulüne 30.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; bu karara karşı davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur. Davacı taraf, İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunmayarak ilk derece mahkemesince hükmedilen miktara bir itirazının olmadığını göstermiş ve talebini İlk Derece Mahkemesince hükmedilen 50.000,00 TL manevi tazminat miktarıyla sınırlamıştır. Şu halde, temyize konu edilen davacı bakımından reddedilen miktar 20.000,00 TL olmakla yukarıda belirtilen temyiz kesinlik sınırının altında kalıp kesin niteliktedir.
Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01/06/1990 tarih ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacı yönünden reddedilen maddi tazminat miktarı bakımından Bölge Adliye Mahkemesi kararı, tarihi itibarıyla kesin olduğundan davacı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin hükmün miktar yönünden kesin olması nedeniyle REDDİNE, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 22/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.