11. Hukuk Dairesi 2018/3079 E. , 2019/4329 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Adana 1. Tüketici Mahkemesince verilen 27/03/2018 tarih ve 2017/293-2018/140 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 26.647 TL"nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun"un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra
dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 03.01.2014 tarihli bir yıl süreli gelir koruma sigorta poliçesi imzalandığını, müvekkilince sözleşme uyarınca tüm borçlarının yerine getirildiğini, 28.03.2014 tarihinde müvekkilinin işine son verildiğini, taraflar arasındaki poliçe uyarınca davalıdan ödeme talebinde bulunduğunu, isten çıkış sebebi gerekçe gösterilerek müvekkiline ödeme yapılmadığını, davalının ödeme yapmama gerekçesinin hukuki olmadığını ileri sürerek 9.000,00 TL sigorta poliçesinden kaynaklı alacağın işten çıkarılma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş akdinin haklı nedenle işveren tarafından feshedildiğini, bu nedenle hasarın poliçe kapsamında bulunmadığını, haklı neden kabul edilmese dahi geçerli nedenle fesih yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, poliçe özel şartlarının 5.2.2’e maddesine göre sigortalı iş sözleşmesinin iş veren tarafından ilgili mevzuata veya iş sözleşmesine göre haklı veya geçerli nedenle feshedilmesi halinde rizikonun teminat dışında olacağı, davalı tarafça davacının iş akdinin dava dışı işverenince performans düşüklüğü nedenine bağlı olarak haklı nedenle feshedildiğinin ileri sürüldüğü, ancak iş verenin davacının akdini feshederken herhangi bir kasıt, kusur veya performans düşüklüğü sebebinden bahsedilmediği, davalı tarafın teminatın poliçe kapsamı dışında olduğuna dair her hangi bir delil ibraz etmediği, bu durumda dosya kapsamına göre hasarın poliçe kapsamında olduğu, poliçeye göre 8.188,14 TL tazminatın ödenmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne 8.188,14 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, gelir koruma sigortasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, gelir koruması sigortası özel şartlarının 5.3.2.e maddesine göre iş akdinin geçerli nedenle feshi halinin sigorta kapsamının dışında olduğu belirtilmiştir. Davacının da imzasının olduğu 14.03.2014 tarihli “fesih bildirimi” başlıklı belgeye göre iş akdinin performans düşüklüğünden kaynaklı olarak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 17. ve 18 maddeleri uyarınca geçerli nedenle feshedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda iş akdinin geçerli nedenle feshedildiği, taraflar arasında düzenlenen Gelir Koruma Sigorta Poliçesi özel şartlarının 5.3.2. e maddesi gereğince bu halin sigorta teminatı dışında kaldığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün açıklanan nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıdaki bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.