Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/6722 Esas 2020/2599 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6722
Karar No: 2020/2599
Karar Tarihi: 10.03.2020

Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/6722 Esas 2020/2599 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, taksirle yaralama suçundan mahkum edildi. Sanığın arabası ile kavşağa girmesi sonucu bir motosiklete çarpması sonucunda, motosiklet sürücüsü ciddi şekilde yaralandı. Mahkeme, sanığın kusurlu olduğunu kabul ederek mahkumiyet kararı verdi. Ancak, sanık hakkında hükmedilen cezalarda kanuna aykırılıklar tespit edildi. Bu nedenle karar bozuldu, ancak yeniden yargılama yapılmadan cezalar açıklandı. Sanığın suçu işlediği TCK 89/1 ve 89/3-b maddelerine göre kabul edilmiş, mahkumiyeti TCK 52, 52/4 ve 53/6 maddelerine göre verilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2019/6722 E.  ,  2020/2599 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle Yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/3-b, 52, 52/4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya içeriğine göre, olay günü gündüz vakti iki yönlü asfalt yolda sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile seyri sırasında üç yönlü kontrolsüz "T" kavşağa geldiği sırada kendisine "dur" trafik işareti bulunmasına rağmen kavşağa girmesi neticesinde kavşağın sol kolundan gelen katılanın sevk ve idaresindeki motosiklete geçiş önceliğini vermemesi nedeniyle çarpışmaları neticesinde katılanın organlarından birinin işlevini yitirmesine neden olacak şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda, sanığın asli kusurlu olduğunun kabulü ile mahkumiyet kararı verilmesi bakımından mahkemenin takdirinde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
    1-Sanık hakkında TCK"nın 89/1. maddesindeki seçimlik cezalardan adli para cezasının seçilmesi karşısında, hükmedilen temel cezanın 180 gün adli para cezası olarak belirlenmesi yerine, 6 ay tam gün karşılığı adli para cezası olarak belirlenerek TCK"nın 52/1. maddesine aykırı davranılması;
    2-On iki ay karşılığı tam gün sayısının 360 gün yerine 365 gün hesaplanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini;
    3-Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının bir gün karşılığı miktarının belirlenmesine ilişkin uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi;
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1 nolu bendinde yer alan "6 ay tam gün karşılığı" ibaresinin hükümden çıkarılarak, "180 gün" ibaresinin eklenmesi, 2 nolu bendindeki "12 ay tam gün karşılığı" ibaresinin çıkarılarak "360 gün" ibaresinin eklenmesi ve 4 nolu bendinde yer alan "TCK"nın 52. maddesi" ibaresinin çıkarılarak yerine "TCK"nın 52/2. maddesi" ibaresinin eklenmesi ve yine 4 nolu bendinde yer alan “(20x365) 7300 TL" ibaresinin çıkarılarak “7200 TL” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/03/2020 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.