14. Hukuk Dairesi 2019/44 E. , 2019/6539 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal ve tescil (birleştirilen dava elatmanın önlenmesi) talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair verilen 01.11.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Davacı vekili; 1 parsel sayılı taşınmazın bir kısmının belediye tarafından kendisine tahsis edildiğini, daha sonra ifraz ve tefrik işlemleri sonucu tahsis belgesi verilen malikler adına yeni parsel numaraları ile tescil yapıldığı sırada davacının evinin önündeki bahçeyi kapsayan kısmın 6 parsel numarası ile davalı adına tescil edildiğini beyan ederek, davalı adına kayıtlı 6 parsel numaralı taşınmazda davacıya ait olan kısmın tespiti ve tefriki ile tapu kaydının kısmi olarak iptalini, davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, tapulama işlemlerinin tamamlandığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen davada, asıl davanın davalısı, belediyeden satın aldığı arsasına davalının ağaç dikmek, demir ve tel örgü çekmek suretiyle müdahale ettiğini beyan ederek müdahalenin men-ine ve 21.05.2009 tarihinden davanın bitimine kadar her yıl için 500,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Mahkemece asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk karar Dairemizin 10.02.2015 tarihli bozma ilamı ile "... davalı adına oluşan tescil kararının dayanağı olan idari işlemin iptaline ilişkin davada verilecek karar eldeki davanın sonucunu etkileyeceğinden HMK"nın 165. vd. maddeleri uyarınca bekletici sorun yapılması ve kararın kesinleşmesinin beklenmesi ondan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak bekletici sorun yapılan dosyada davanın reddine karar verilmiş ve karar kesinleşmiş olup, yeniden yapılan yargılama sonucunda, asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı-birleştirilen davada davalı vekili ve davalı-birleştirilen davada davacı temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı-birleştirilen davada davacının tüm ve davacı-birleştirilen davada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamında dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 150/1. maddesi ile "Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir." ve 150/5. maddesi ile "İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır." şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olaya gelince, birleştirilen Bayburt Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/401 Esas sayılı dosyasında davacı (asıl davada davalı) olan ..., bozma sonrası 05.11.2015 tarihli duruşmaya katılmamış olup mahkemece bu dava yönünden dosyanın işlemden kaldırılması ve daha sonra Kanuni süresi içinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, asıl dava ile birlikte birleştirilen dava yönünden de hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davalı-birleştirilen davada davacının tüm ve davacı-birleştirilen davada davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; davacı-birleştirilen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.