7. Hukuk Dairesi 2015/8222 E. , 2015/7251 K.
"İçtihat Metni"İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilip incelemenin Yargıtayca duruşmalı olarak yapılması davalı ... vekili Av... tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 21.04.2015 günü belirlenen saatte temyiz eden davacı ... vekili Av... geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.
2.Davacı vekili, davacının 05/04/2004 - 01/02/2012 tarihleri arasında çalıştığını, sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda, davacı tanıklarından ... aynı dönemde davalı işyerinden çıkarılmış olup mahkeme önünde verdiği ifadesini yazılı olarak davalı tarafla hazırladığı iddia edilen belge ile değiştirmesi karşısında tanık ... "in beyanlarıyla sonuca gidilemeyeceği, davacının diğer tanığı ... ’ın ise 2005 yılında 10 ay kadar, 2007-2008 yılında ise 8 ay kadar çalışması nedeniyle davalı işyerinde çalıştığı dönemler belirlenerek bu dönemler açısından fazla çalışma alacağının ispatlandığı kabul edilerek sonuca gidilmesi gerekirken tüm çalışma süresince fazla çalışma alacağının hesaplanması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3.Davacı davasını 6100 Sayılı HMK 107.maddesi gereği belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Davalı cevap dilekçesinde zamanaşımı defi ileri sürmemiştir. Davacı 17.01.2014 tarihinde bilirkişi raporu sonrasında harçları tamamlayarak dava değerini artırmıştır. Davalı 27.01.2014 tarihinde süresi içinde zamanaşımı defi ileri sürmüş ise de, fazla çalışma alacağı belirsiz alacak niteliğinde olduğundan davanın açıldığı tarih itibariyle zamanaşımının kesileceği, davacının verdiği harç tamamlama dilekçesi ıslah adı altında vezneden tahsil edilse dahi davacının tamamlama dilekçesi şeklinde başvurusunu yaptığı, belirsiz alacak niteliğindeki fazla çalışma alacağına karşı cevap dilekçesinde belirtilmeyen zamanaşımı definin artık ileri sürülse de Mahkemece dikkate alınmaması gerektiği değerlendirilmeden zamanaşımı hükümlerinin uygulanması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davacı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde taraflara iadesine, 21.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.