11. Hukuk Dairesi 2018/2822 E. , 2019/4323 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 12. Tüketici Mahkemesince verilen 08/02/2018 tarih ve 2017/127-2018/115 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili, fer"i müdahiller vekilleri ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı bankanın Yurtbank ... Şubesi nezdinde değerlendirilmek üzere 02.12.1999 tarihinde %88 faiz ile 35 gün vadeli 21.619.- TL para yatırıldığı ve davalı banka nezdinde bu şekilde vadeli hesap açıldığını, bankanın hesap cüzdanını ve havale dekontunu kendisine verdiğini, bu arada davalı Yurtbank A.Ş"ye (21.12.1999) el konulduğunu, akabinde ... güvencesi kapsamında olmadığı gerekçesi ile parasının ödenmediğini, yatırlan paranın işlemiş avans faizi ile birlikte 133.600.- TL olduğunu ileri sürerek 133.600.- TL’nin 21.619.00 TL’ye dava tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Islah ile talebini artırarak 134.935.- TL’nin 21.619.00 TL’ye dava tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili ve fer"i müdahiller vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacının 02/12/1999 vade başlangıç tarihli 21.619.- TL tutarında vadeli mevduat hesabı bulunduğu, paranın davalı çalışanlarının yönlendirmesi neticesinde aynı tarihte dava dışı Off-Shore Bank"ın Yurtbank A.Ş. İstanbul Merkez Şubesi nezdindeki 54563 nolu yurt dışındaki bankalar mevduatı hesabına gönderildiği, toplanan mevduat yurt dışına çıkarılmadığı için adeta yurt içi bankalara yatırılan mevduat hesabı gibi değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle davalı bankanın havele edilen miktardan sorumlu olacağı gerekçesi ile davanın kabulüne, 21.619.- TL"nin mevduat hesabının açıldığı 02/12/1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 2/2 maddesi gereğince yıllık %67 reeskont ve değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekil, fer"i müdahiller vekilleri ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin ve fer"i müdahiller vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava off-shore hesabına gönderilen paranın, gönderen bankadan tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, yatıralan paranın 21.619.- TL olduğunu, dava tarihine kadar işlemiş faiziyle 134.935.- TL olduğunu ileri sürerek 134.935.- TL’nin dava tarihinden itibaren 21.619.- TL’ye işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 21.619.- TL’nin yatırılma tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Ancak, alınan bilirkişi raporunda 21.619.- TL’nin dava tarihine kadar değişen oranlarda işlemiş avans faziyle toplamının 134.935.- TL olduğu belirtilmiştir ve davacı tarafça da yatırılan paranın dava tarihine kadar işlemiş faizi de müddeabih haline getirilmiştir. Bu durumda talebin 134.935.- TL’nin dava tarihinden itibaren 21.619.- TL’ye işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle tahsili istemi olduğu nazara alınarak talep gibi karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin ve fer"i müdahiller vekillerinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davalı ve davacıya iadesine, fer"i müdahil ..."den harç alınmasına yer olmadığına, 12/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.