20. Ceza Dairesi 2019/5985 E. , 2020/3002 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararı ile aynı mahkemenin 09/01/2019 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 06/11/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
İncelenen dosyadan;
1-Sanık hakkında, 30/12/2011 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle yapılan soruşturma sonucunda; İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03/02/2012 tarihli, 2011/110948 soruşturma, 2012/5111 esas ve 2012/2545 sayılı iddianamesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"ne kamu davası açıldıüğı,
2-İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2012 tarihli, 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı kararı ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ayrıca aynı Kanun’un 191/6. maddesi yollamasıyla 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın 18/06/2012 tarihinde temyiz edilmeden kesinleşmesini takiben infazı için Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"ne gönderildiği,
3-Sanığın yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle cezanın kısmen veya tamamen infazı konusunda bir karar verilmesinin mahkemeden talep edilmesi üzerine, İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 01/02/2013 tarihli, 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı ek kararı ile; 1 yıl hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/7. maddesi gereğince infaz edilmesine karar verilmesinden sonra İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 6545 sayılı Kanun’a göre uyarlama talebinde bulunulduğu,
4- İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin kanun yararına bozma istemine konu 29/06/2017 tarihli, 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı ek kararı ile; “uyarlama talebinin kabulüne, infazın durdurulmasına, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına 5320 sayılı Kanun’un geçici 7. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının 5 yıl süre ile geri bırakılmasına, 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesi gereğince 1 yıl tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği,
5- Denetimli serbestlik tedbirinin infazın tamamlandığının bildirilmesi üzerine de, kanun yararına bozma istemine konu İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 09/01/2019 tarihli 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı ek kararı ile; tedbirin gereklerine uyduğu ve denetimli serbestlik tedbirinin infaz edildiği gerekçesiyle kamu davasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/5. maddesi uyarınca düşmesine karar verildiği, kararın 05/02/2019 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
./..
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun"un 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2012 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı kararını müteakip, sanığın denetimli serbestlik tedbirine uymadığı gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasının infazına dair İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 01/02/2013 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararını takiben, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca uyarlama talebinde bulunulması üzerine, aynen infaza ilişkin ek kararın iptaline, sanığın 5237 sayılı Kanun"un 191/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 7. maddesi gereğince 5 yıl süre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5237 sayılı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince 1 yıl denetimli serbestlik tedbirine tâbi tutulmasına dair İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararını müteakip, sanığın denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine ilişkin İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 09/01/2019 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.
1- İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararı bakımından yapılan değerlendirmede;
6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanununun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” biçimindeki düzenleme gereğince, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi sonrasında sanık hakkında ayrıca 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiş ise de; anılan Kanun"un 191/3. maddesindeki "Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir." şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, anılan maddenin uygulama alanın uyuşturucu madde bulundurmak veya kabul etmek suçundan başlatılan soruşturma aşamasında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmesi hâli ile sınırlı olduğu gözetilmeksizin sanık hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesinde,
2- İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 09/01/2019 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararı bakımından yapılan değerlendirmede;
İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ek kararı ile sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle artık 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin geçerli olduğu ve aynı maddenin 8. fıkrasına göre sanığın 5 yıllık denetim süresine tâbi bulunduğu, bu durumda anılan maddenin onuncu ve on birinci fıkralarında düzenlenen kanunî koşullarının gerçekleşmesi durumuna göre sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında verilen denetimli serbestlik kararının gereklerine uyduğundan bahisle düşme kararı verilmesinde,
İsabet görülmemiştir.” denilerek İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararı ile aynı mahkemenin 09/01/2019 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
./..
C-) Konunun Değerlendirilmesi :
Sanık ... hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda, İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesinin 18/05/2012 tarihli, 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ayrıca aynı Kanun’un 191/6. maddesi yollamasıyla 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, sanığın yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 01/02/2013 tarihli, 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı ek kararı ile 1 yıl hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/7. maddesi gereğince infaz edilmesine karar verilmesinden sonra uyarlama talebi üzerine, İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli, 2012/260 esas ve 2012/790 sayılı ek kararı ile “5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1. maddesi gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5320 sayılı Kanun’un geçici 7. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının 5 yıl süre ile geri bırakılmasına ve 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesi gereğince 1 yıl tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” karar verildiği, denetimli serbestlik tedbirinin infaz edilmesi üzerine de, 09/01/2019 tarihli,2012/260 esas ve 2012/790 sayılı ek karar ile “kamu davasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/5. maddesi uyarınca düşmesine” karar verildiği, anlaşılmaktadır.
1- İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararına ilişkin yapılan değerlendirmede;
6545 sayılı Kanun ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanunu’nun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” biçimindeki düzenleme gereğince, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi sonrasında sanık hakkında ayrıca 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191/3 maddesi uyarınca 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmiş ise de; 5237 sayılı Kanun"un 191/3. maddesindeki "Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir." şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin uygulama alanın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan başlatılan soruşturma aşamasında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmesi hâli ile sınırlı olduğu gözetilmeden , mahkemece sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinden sonra ayrıca hakkında denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi kanuna aykırıdır.
2- İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 09/01/2019 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararına ilişkin yapılan değerlendirmede;
İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ek kararı ile sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle artık 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin geçerli olduğu ve aynı maddenin 8. fıkrasına göre sanığın 5 yıllık denetim süresine tabi bulunduğu, bu durumda anılan maddenin onuncu ve onbirinci fıkralarında düzenlenen kanuni koşullarının gerçekleşmesi durumuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında verilen denetimli serbestlik kararının gereklerine uyduğu gerekçesiyle düşme kararı verilmesi de kanuna aykırıdır.
D-) Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; İzmir (Kapatılan) 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 29/06/2017 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararı ile aynı mahkemenin 09/01/2019 tarihli ve 2012/260 esas, 2012/790 sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
17/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.