10. Hukuk Dairesi 2014/25174 E. , 2014/25358 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilamında yazılı şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ile davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava; 16.12.2002 tarihli meslek hastalığı nedeniyle sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelirler ile yapılan ödemelerden oluşan Kurum zararının tahsili istemine ilişkin olup, 5510 sayılı Yasanın 21. maddesiyle yeniden getirilen “sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı” tazmin hükmünün, 5510 sayılı Yasanın yürürlüğü öncesinde gerçekleşen iş kazalarından kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı gözetildiğinde, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 26. maddesidir. Anılan madde kusur sorumluluğu esasına dayanmaktadır.
Davaya konu somut olayda; meslek hastalığının oluşmasında, sigortalının çalıştığı süre ile orantılı olarak ....’nin %28.40, .... Şti’nin %51,60 olmak üzere davalıların toplamda %80 oranında kusurlu bulunduğu anlaşılmaktadır.
Meslek hastalığının oluşmasında, davalıların birlikte kusurları olmayıp ayrı zamanlarda ve ayrı ortamlarda meslek hastalığının oluşmasına birbirleriyle irtibatları olmaksızın katkıları vardır. Bu itibarla davalıların tazminle mükellef bulundukları Kurum zararından müşterek ve müteselsil sorumlu tutulmaları yasaya aykırı olup, kusurları oranında maddi zarardan sorumlu tutulmaları gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
./..
-2-
Ne var ki; bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 6217 sayılı Kanunun 30’uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen geçici 3’üncü madde atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438’inci maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının silinerek yerine “davanın kabulü ile,
1-13.010,78 TL’nin davalı ..... ve Tic. Ltd. Şti.’nden, 23.639,31 TL’nin davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
Alacağa gelirler yönünden onay, geçici iş göremezlik ve tedavi giderleri yönünden sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Kabul edilen miktarlar üzerinden hesaplanan 888,77 TL nispi karar ilam ve harcının davalı ..... ve Tic. Ltd. Şti.’nden, 1.614,80 TL nispi karar ilam ve harcının davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti’nden alınarak hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kendisin vekille temsil ettiren davacı yararına takdir olunan 1.561,30 TL vekalet ücretinin davalı ..... ve Tic. Ltd. Şti.’nden, 2.836,72 TL vekalet ücretinin davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu 2 adet müzekkere gideri 12,00 TL, 9 adet davetiye gideri 62,00 TL, bilirkişi inceleme gideri 1.800,00 TL olmak üzere toplam 1.874,00 TL yargılama giderinin 665,30 TL’sinin davalı ..... ve Tic. Ltd. Şti.’nden, bakiyesinin davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti’nden alınarak davacıya verilmesine,
5- Birleştirilen dava dosyasındaki tarafların sarf olunmayan gider avanslarının ilgili mahkemesinden iadesi konusunda tarafların muhtariyetine,” cümlelerinin yazılmasına ve kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan alınarak sorumlulukları oranında yükletilmesine, 02.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.