19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6791 Karar No: 2017/1291 Karar Tarihi: 20.02.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/6791 Esas 2017/1291 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalıdan traktör satın alan davacının, borç ve rehin sözleşmesi gereği verdiği 2 adet kambiyo senedi vadesinde ödenmediği için icraya konulmuştur. Davacı, senetlerin henüz vade tarihi gelmediği halde icraya konulması nedeniyle haksız faiz ödemek zorunda kaldığını iddia ederek, borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Ancak mahkeme, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin kambiyo senedine bağlandığı ve sözleşmede belirtilen borcun 2 adet senetle ödeneceğinin belirlendiği, senetlerden birisinin vadesinde ödenmediğinde diğer senedin muaccel olacağı yönünde davacı tarafın kabul ve taahhüdünün bulunduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Kanun olarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 259. maddesi gösterilmiştir.
19. Hukuk Dairesi 2016/6791 E. , 2017/1291 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili davalıdan 1 adet traktör satın aldığını, traktörün trafik siciline imzalanan borç ve rehin sözleşmesi gereği rehin şerhi işlendiğini, satım bedeli 107.000 TL nin peşin ödenen 36.000 TL si düşüldükten sonra bakiye kısım için müvekkilince 2 adet kambiyo evrakı tanzim edilerek davalıya verildiğini, borç ve rehin sözleşmesindeki muacceliyet şartı dayanak yapılarak davaya konu kambiyo evrakının vadesi gelmeksizin icraya konulduğunu, 6098 sayılı TBK"nın 259. maddesi gereği muacceliyetin gerçekleşmediğini, bu nedenle senedin vade tarihi olan 30/10/2013 tarihine kadar 6.310,00 TL faiz işletildiğini ileri sürerek, haksız olan bu faiz nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkiline ait şirketten traktör satın aldığını ancak satış sözleşmesinde belirtilen satın alma bedelini ödemediğini, bunun üzerine davacı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davacının bu borçlara itiraz etmeyip icra dosyalarından birinde borcun tamamını ödediğini, diğer dosya ile ilgili ödeme konusunda anlaştığını ancak ödenmediği için dosyanın hacizli traktör ve tarım makinasının satılması yoluyla infaz edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin kambiyo senedine bağlandığı ve borç ve rehin sözleşmesi kapsamında sözleşmede belirtilen borcun 2 adet senetle ödeneceğinin belirlendiği, senetlerden birisinin vadesinde ödenmediğinde diğer senedin muaccel olacağı yönünde davacı tarafın kabul ve taahhüdünün bulunduğu, sözleşme kapsamında 30/10/2013 tarihli 40.000,00-TL bedelli senet yönünden de alacağın muaccel olduğu bu nedenle davanın subüt bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.