18. Ceza Dairesi 2017/6261 E. , 2019/10306 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
Yargılamaya konu somut olayda; sanığın katılana hitaben söylediği kabul edilen sözlerinin muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkûmiyet kararı verilmesi,
2- Sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen ve duruşmada adli sicil kaydı okunmadan, TCK"nın 58. maddesinin uygulanması suretiyle CMK"nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
3- Başka suçtan aynı yargı çevresindeki cezaevinde hükümlü olan ve duruşmadan bağışık tutulma talebi bulunmayan sanığın, hükmün açıklandığı 27/09/2013 tarihli duruşmada hazır bulundurulması sağlanıp, yüzüne karşı hüküm verilmesi gerektiği gözetilmeden yokluğunda mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 193 ve 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
4- TCK"nın 125/1. ve TCK"nın 106. maddesinin 2. cümlesinde düzenlenen hakaret ve tehdit suçlarının CMK"nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşmaya tabi olması, yargılamanın hiç bir aşamasında taraflara yöntemine uygun şekilde uzlaşma teklif edilmemiş olması karşısında, anılan maddelerde öngörüldüğü biçimde uzlaşma önerisinde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.