20. Ceza Dairesi 2019/5984 E. , 2020/3001 K.
"İçtihat Metni"
Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2018 tarihli, 2017/422 esas ve 2018/218 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 07/11/2019 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-)Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında 15/10/2016 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Yenişehir Cumhuriyet Başsavcılığı"nca yürütülen soruşturma sonucunda, 21/08/2017 tarihli, 2016/2354 soruşturma, 2017/365 esas ve 2017/351 sayılı iddianame ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 53 ve 58. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi"ne kamu davası açıldığı,
2-Kanun yararına bozma istemine konu Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2018 tarihli ve 2017/422 esas, 2017/218 sayılı kararı ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 62 ve 58. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 12/06/2018 tarihinde istinaf edilmeksizin kesinleştiği,
3-Sanığın adli sicil kaydının incelenmesinde;
a-) İstanbul Anadolu 66. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 25/02/2016 tarihli, 2015/692 esas ve 2016/79 sayılı ilamı ile; 02/01/2012 tarihli eylemi nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 6545 sayılı Kanun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. madde yollamasıyla 6545 sayılı Kanun’un 191/2-3 maddeleri gereğince 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 25/03/2016 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
b-) Bursa 18. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 19/03/2015 tarihli, 2014/1380 esas ve 2015/516 sayılı ilamı ile, 13/09/2013 tarihli eylemi nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 27/05/2015 tarihinde itiraz edilmeden kesinleştiği,
c-)İznik Asliye Ceza Mahkemesi"nin 22/04/2015 tarihli, 2014/242 esas ve 2015/370 karar sayılı kararı ile 26/05/2013 ve 18/09/2013 tarihli eylemleri nedeniyle; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, karraın kesinleşmesinden sonra tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymaması nedeniyle İznik Asliye Ceza Mahkemesi"nin 25/05/2016 tarihli ek kararı ile; hükmün açıklanmasına, 5237
sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 62 ve 50/1-a maddeleri uyarınca 6.000,00TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 11/07/2016 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği,
d-) Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12/03/2015 tarihli 2014/826 esas ve 2015/449 sayılı ilamı ile; 26/04/2014 tarihli eylemi nedeniyle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 6545 sayılı Kanun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. madde yollamasıyla 6545 sayılı Kanun’un 191/2-3 maddeleri gereğince 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, deneme süresi içerisinde yeniden kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle yapılan ihbar üzerine de 14/12/2017 tarihli, 2017/442 esas ve 2017/554 sayılı karar ile hükmü açıklanmasına karar verildiği, kararın 26/01/2018 tarihinde kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-)Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 62/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2018 tarihli ve 2017/422 esas, 2018/218 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanığın 15/10/2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile yapılan soruşturma sonucunda, 5237 sayılı Kanun"un 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmeden 21/08/2017 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda ise Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi/nce, "...sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan dolayı daha öncesinde soruşturma yürütülüp dava açıldığı, ihlaller nedeniyle açıklanması geri bırakılan hükümlerin açıklandığından erteleme kararı uygulanmaksızın mahkememize dava açıldığı,..... tüm dosya kapsamından oluşa uygun bir şekilde üzerine atılı olan suçu işlediği sabit kabul edilmekle.." şeklinde gerekçe ile mahkûmiyetine karar verilmiş ise de,
28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş, 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 2. fıkrasında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle yapılan soruşturmalarda beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verileceği öngörülmüş, 4. fıkrasında erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılması gereken durumlar sayılmış, maddenin 6. fıkrasında ise “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.” hükmüne yer verilmiş ve 5271 Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesinde, "... soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." hükmünün öngörüldüğü,
Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamlar incelendiğinde, birden fazla uyuşturucu madde bulundurma suçundan sabıkasının bulunduğu, suç tarihlerinin 28/06/2014 tarihinden önce olduğu ve atılı suçlar yönünden kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair karar verilmediği, bu haliyle sanığın sabıkasında yer alan mahkumiyet kararlarının, sonraki suça ilişkin olarak 5237 sayılı Kanun"un 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine engel olmayacağının anlaşılması karşısında, “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı” verilmeden açılmış olan kamu davasında yargılama şartı bulunmadığından, bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere “durma kararı” verilmesi gerekirken, yargılamaya devam edilerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2018 tarihli ve 2017/422 esas, 2018/218 sayılı kararının 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
İncelenen dosya içeriğine ve sanığın adli sicil kaydına göre;
Sanık ...’ın 15/10/2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediği iddiası ile yapılan soruşturma sonucunda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmeden 21/08/2017 tarihli iddianame ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesince, "...sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan dolayı daha öncesinde soruşturma yürütülüp dava açıldığı, ihlaller nedeniyle açıklanması geri bırakılan hükümlerin açıklandığından erteleme kararı uygulanmaksızın dava açıldığı..." şeklindeki gerekçe ile sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 191. maddesi yeniden düzenlenerek, 5237 sayılı Kanun"un 191. maddesinin 2. fıkrasında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle yapılan soruşturmalarda beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verileceği öngörülmüş, 4. fıkrasında erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılması gereken durumlar sayılmış, maddenin 6. fıkrasında ise “Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.” hükmüne yer verilmiş olup 5271 Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223. maddesinin 8. fıkrasının 2. cümlesinde, "... soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." hükmünün düzenlendiği, Sanığın adli sicil kaydında yer alan ilamlar incelendiğinde, birden fazla kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sabıkasının bulunduğu, suç tarihlerinin 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un yürürlüğe girmesinden önce olduğu ve bu nedenle atılı suçlar yönünden kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin karar verilmediği, bu haliyle sanığın adli sicil kaydında yer alan mahkumiyet kararlarının, kanun yararına bozma incelemesine esas suça ilişkin olarak 5237 sayılı Kanun"un 191/6. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine engel olmayacağı anlaşıldığından, “kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı” verilmeden açılmış olan kamu davasında yargılama şartı bulunmadığından, bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere “durma kararı” verilmesi gerektiği gözetilmeden yargılamaya devam edilerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
D-)Karar:
Açıklanan nedenlerle,
“Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı” verilmeden açılmış olan kamu davasında yargılama şartı bulunmadığından, bu şartın gerçekleşmesini beklemek üzere “durma kararı” verilmesi gerektiği gözetilmeden yargılamaya devam edilerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden; Yenişehir Asliye Ceza Mahkemesi"nin 05/04/2018 tarihli ve 2017/422 esas, 2018/218 sayılı kararının 271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
17/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.