Yargıtay - Resmi belgede sahtecilik - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12095 Esas 2019/7722 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/12095
Karar No: 2019/7722
Karar Tarihi: 07.11.2019

Resmi belgede sahtecilik - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/12095 Esas 2019/7722 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, resmi belgede sahtecilik ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçlarından mahkum olmuştur. Temyiz talebi incelenirken, tekerrür uygulaması yapılmaması ve gözaltında geçirilen sürenin ceza süresinden mahsup edilmesinin yapılabileceği belirtilmiştir. İlk suça yönelik hükümde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığına karar verilmiştir. Ancak, ikinci suç nedeniyle mahkumiyet hükmü verilirken, suç vasfında yanılgıya düşüldüğü ve mahkumiyet hükmünün bu nedenle bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, TCK'nin 268/1 ve 267/1. maddelerinin suçun oluşumunu açıkladığı vurgulanmıştır. Ayrıca, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulması ve ceza miktarı itibariyle bu bozma sebebiyle işleme konulacak Kanun maddeleri de belirtilmelidir.

11. Ceza Dairesi 2017/12095 E. , 2019/7722 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak
HÜKÜM : Mahkumiyet

I. Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
Adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında hüküm kurulurken tekerrür uygulamasının yapılmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanığın göz altında geçirdiği sürenin TCK"nin 63. maddesi uyarınca verilen ceza süresinden mahsubunun infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmüştür.
Toplanan deliller gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak; sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
II. Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan kurulan hükme yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesinde;
1-Akaryakıt kaçakçılığı suçundan yakalanan sanığın, yeğeni ...‘e ait üzerinde kendi fotoğrafı bulunan sahte nüfus cüzdanını ibraz ederek, yakalama, üst arama ve yakınlarına haber verme tutanaklarını bu isimle imzalamasından ve ayrıca adli raporun da bu isimle düzenlenmesinden sonra, parmak izi incelemesi sonucunda gerçek kimliğinin tespit edilmesi şeklinde gerçekleşen eyleminin, işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması nedeniyle TCK"nin 268/1 delaletiyle 267/1. maddesindeki suçu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK"nin 206/1. maddesi gereğince mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Kabule göre de;
a)Sanığın gözaltında geçirdiği sürenin TCK’nin 63. maddesi uyarınca hükmedilen cezadan mahsubuna karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
b)Adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmaması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 07/11/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.